Muhtelif Eserler- II
Ali ŞeriatiMuhtelif Eserler- II Sözleri ve Alıntıları
Muhtelif Eserler- II sözleri ve alıntılarını, Muhtelif Eserler- II kitap alıntılarını, Muhtelif Eserler- II en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnsan ve toplumun ruhu ve temelini olabildigince çok üretim ve olabildigince çok kara dayandıran makine medeniyeti ve kapitalist rejim, insanın, olabildigince şiddetli biçimde aline olmasına yol açmaktadır. İşçiler, artık insani kişilik sahibi bireyler biçiminde değildirler. Bilakis üretim araçlarının peşinden gitmektedirler ve üretim yapan makine tezgahından daha küçüktürler. Sonuçta insan, her geçen gün daha da aline olmakta, insani kişiliğini daha fazla kaybetmekte ve kendisine yabancılaşmaktadır.
Sayfa 190Kitabı okudu
M/13 "Ahidlerini bozdukları için onları lânetledik ve kalplerini katılaştırdık. Onlar kelimelerin yerlerini değiştiriyorlar. Kendilerine bildirilenlerden (Tevrat) önemli bir kısmını da unuttular. İçlerinden pek azı hariç olmak üzere onlardan daima bir hainlik görürsün."
B/40 "Ey İsrailoğulları,size verdiğim nimetimi hatırlayın,bana verdiğiniz sözü tutun ki,bende size verdiğim sözü tutayım. Sadece benden korkun!"
"Ebû Nuaym, Hilye'de şöyle demektedir Huzeyfe'ye "İsrâiloğulları dinlerini bir günde mi bıraktılar" diye soruldu. O "Hayır! Ancak bir şeyle emrolunsalar yapmazlar, bir şeyden men'edilseler ondan kaçınmazlardı Sonunda, kişinin gömleğinden sıyrılışı gibi dinlerinden sıyrıldılar."
Sayfa 67
Sartre, Frantz Fanon'un eseri olan çok kıymetli "Yeryüzünün Lanetlileri" kitabına yazdığı ilginç girişte şöyle der: "Biz, Avrupa'nın krema tabakası olarak, yerli milletler arasında alınlarını, Batı kulturünün temelleriyle dağlayıp mühürledigimiz bir krema tabakası oluşturduk... Ağızlara layık kurnazca boğazlarına dolduruyor ve ana ülkede kısa bir süre ikametten sonra onları kirlenmiş ve saflığını kaybetmiş olarak kendi içlerine geri gönderiyorduk. Bu vehim hurafelerin, somut ve diri yalanların içinde orada kardeşlerine söyleyebilecekleri hiçbir şey yoktu. Paris, Londra ve Amsterdam'dan 'İnsanlık! Bütün insanların kardeşliği' kelimelerini fırlatıyorduk, Asya ve Afrika'nın herhangi bir köşesinde hemen dudaklar açılıyordu:
'...sanlık! ...deşliği!' Bu sömürgeciliğin altın dönemiydi."
Sayfa 111Kitabı okudu