''Yalanın sözlü olanı bir ahlak zayıflığı sayılırken kalemle olanının hüner sayılması, kitap şeklinde para ile satılması medeniyetin ilerlemesinin yazarlara bahşettiği garip bir ayrıcalıktır.''
"Ciddi sevdalar böyledir. İki aşık da her tavır ve hareketleriyle birbirlerine sessizce hakikati anlatırlar da, 'seni seviyorum' sözünü telaffuz etmeye, mümkün değil cesaret gösteremezler."
"Lakırdı lakırdıyı açar, ama her açılan söz boşluğuna kalem sokmak konuyu büsbütün yoldan çıkarır. Serde zevzeklik, kalemde dikbaşlılık olursa ne yapmalı?"
Ağızla söylenen yalan ahlaksızlık sayılırken kalemle yazılanı hüner sayılmak, kitap şeklinde para ile satılmak, ileri medeniyetin yazarlara bağışladığı garip bir ayrıcalıktır.
Zaten fizyoloji bakımından gülmekle ağlamanın bazı durumlarda farkı yok gibidir. İkisi de sinir zayıflığından ileri gelir… Eğer ağlamakla ahlak düzeltmek mümkün olaydı dünyada çocuklardan uslu akıllı kimse bulunmazdı…
"Başkalarının hareketlerinde gördüğümüz, kendi fikir ve anlayışımıza uymayan her şeye gülmemiz, şaşmamız gerekse ömrümüzün büyük kısmını gülmekle, şaşmakla geçirmek gerekirdi."