Burası, sözcüklerle ağırlaşmış, fikirlerle derinleşmiş bir yerdi.
Sayfa 371Kitabı okudu
Uyurgezer gibi yaşayamayız, çünkü sadece bir hayatımız var.
Sayfa 306Kitabı okudu
Reklam
Sınırlar muğlaktır Edwin. Görüşler birbirinin üstüne biner.
Sayfa 171Kitabı okudu
Herkesin kendine özgü bir mutsuz olma biçimi vardır, diye düşündü. Mutluluksa hep aynı şekilde tezahür eder.
Sayfa 266Kitabı okudu
Reklam
Gözleri yaşlarla dolup etrafı bulanık görmeye başlayana dek güldü, güldü.
Ölüm korkusu ve çocuklarımız yoluyla da olsa sonsuza dek yaşama arzusu. Hatta belki torunlarımız yoluyla. Don Kişotvari bir biçimde ölümsüzlüğün peşine düşüş. Hem hazin hem kahramanca hem de eninde sonunda ölüme mahkûm; hepsi bir arada.
Kişinin hayatının merkezindeki boşluk cevaplandırılmadan doldurulamaz, ancak bastırılabilir, bir kenara itilebilir....
“İşte, kişisel gelişim de bizim çağımızın afyonu”
Sayfa 195Kitabı okudu
Reklam
Yaşamı, ev ile iş arasında gidip gelirken kullandığı yollardan, tekrarlarla dolu bir alfabeden oluşan günlük bir çorba gibiydi.
Herkesin yardıma ihtiyacı var ya da en azından yardıma ihtiyaçları olduğunu düşünüyorlar.
Televizyonun renkli olmadığı dönemler de mi vardı?
Sayfa 304Kitabı okudu
Bizi insan yapan şey bu; mutluluk değil, içimizdeki hüzün.
Sayfa 306Kitabı okudu