Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Naber - Sayı 11

Umut Sarıkaya

Naber - Sayı 11 Gönderileri

Naber - Sayı 11 kitaplarını, Naber - Sayı 11 sözleri ve alıntılarını, Naber - Sayı 11 yazarlarını, Naber - Sayı 11 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Okumak” kelimesinin bizim dilimizdeki karşılığı asla “kitap okumak” değildir. Kimse “babam bizi okutmadı” derken İskandinav polisiyeleri ya da yeraltı edebiyatı okuyamadığı için dertlenmez. “Okumak” derken tahsil sahibi olup, masa başı bir iş sahibi olmak ve hayatını kurtarmak kastedilir.
Bir insanı kendinizden kaçırmak mı istiyorsunuz? Ona hemen uzun yazı yollayın. En entelektüel arkadaşınıza bir kitap yollayıp “şunu oku, haftaya üzerine konuşalım” deyin, haftaya telefonlarınıza çıkmayacaktır. Artık kimsenin uzun yazı görmeye tahammül edemediği bir çağdayız. Kitaplar artık kitap olmaktan çıktı; her kitap adeta bir ayı kaçırma düdüğü oldu. Bir ortama bir kitap geldi mi, uzun bir makale girdi mi insanlar yavaş yavaş uzaklaşıyorlar oradan ve doğal habitatlarına kaçıyorlar. Kaç defa kafelerde bilerek kitap unuttum, saatler sonra gittiğimde aynı yerde duruyordu. Mesleği uzun yazı yazmak olan yazarların bile başkasının uzun yazısına tahammülü olduğunu sanmıyorum. Aynı kitabı farklı yaşlarda okursan kaçırdığın çok şey olduğunu fark edeceksin diye bir şey vardı eskiden. 15 yaşında okuduğum kitabı, 30 yaşında okuduğumda gerçekten de ilk okuduğumda kitabı aslında hiç anlamamış olduğumu fark etmiştim. Geçen yine elime geçti o kitap. “Bir daha okuyayım ki bu sefer daha iyi anlayayım yazarı” dedim, üçüncü cümlede uyuyakalmışım. Bir hafta boyunca kitap kapağıyla göz göze geldik. Koltuğun üzerinde, yatağın yanındaki komodinin üzerinde, çalışma masamda hiç okunmadan köpek gibi oradan oraya gezdi zavallı. Bir ara pencere kapanmasın diye pencerenin kenarına sıkıştırdım onu, zira tuğla gibi kalın bir şeye ihtiyacım vardı ve işimi gördü doğrusu. Yüzyıllar önce yaşamış bir yazarın düşünceleri, şimdi evimi püfür püfür etmeye yarıyordu. İşte edebiyatın gücü!
Reklam
Bu kadar sorumluluk ağır geliyor insanlığa. Ve insanlığın tek beklediği kurtarıcı; bişey olsun isteği. Bişey olsun gitmeyelim o işe, bişey olsun selam vermeyelim o müdüre, binmeyelim o servise, yetiştirmeyelim o işleri... Ve meşru olsun bunları yapmamamız. Soranlara "Bişey oldu" diyelim ve onlar da anlayışla karşılasın. Bişey olsun! İç savaş çıksın, köprü yıkılsın, nükleer serpinti yaşansın, sokağa çıkanları bir canavar yesin ve biz "abi biliyorsun durumları" diyelim. Bişey olsun ve hemen olsun!
Uzun Yazı
Bir insanı kendinizden kaçırmak mı istiyorsunuz? Ona hemen uzun yazı yollayın. En entelektüel arkadaşınıza bir kitap yollayıp “şunu oku haftaya üzerine konuşalım” deyin, haftaya telefonlarınıza çıkmayacaktır.
16 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Bir önceki sayıya göre çok çok daha motive bir sayı olmuş. Güldüren çok güncel mizah unsurları var, ben bozdu bizimki diye korkmuştum ama Umut Sarıkaya,Umut Sarıkaya’lığından hiç bir şey kaybetmemiş. Seviyoruz:)
Naber - Sayı  11
Naber - Sayı 11Umut Sarıkaya · Komikşeyler Yayıncılık · 202331 okunma
16 syf.
10/10 puan verdi
Naber - Sayı 11 İncelemesi
Bu sayıyı da çok başarılı buldum yıl bitmeden bir sayı daha çıksa çok güzel olurdu. Çizer Umut Sarıkaya umarız bu seneki sayılarından sonra kayıplara karışmaz.
Naber - Sayı  11
Naber - Sayı 11Umut Sarıkaya · Komikşeyler Yayıncılık · 202331 okunma
Reklam
"Artık kimsenin uzun yazı görmeye tahammül edemediği bir çağdayız. Kitaplar artık kitap olmaktan çıktı; her kitap adeta bir ayı kaçırma düdüğü oldu. Bir ortama bir kitap geldimi, uzun bir makale girdimi insanlar yavaş yavaş uzaklaşıyorlar oradan ve doğal habitatlarına kaçıyorlar. Kaç defa kafelerde bilerek kitap unuttum, saatler sonra gittiğimde aynı yerde duruyordu."
1000kitap özet
Artık kimsenin uzun yazı görmeye tahammül edemediği bir çağdayız. Kitaplar artık kitap olmaktan çıktı; her kitap adeta bir ayı kaçırma düdüğü oldu. Bir ortama bir kitap geldimi, uzun bir makale girdimi insanlar yavaş yavaş uzaklaşıyorlar oradan ve doğal habitatlarına kaçıyorlar. Kaç defa kafelerde bilerek kitap unuttum, saatler sonra gittiğimde aynı yerde duruyordu.