Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Nana Sözleri ve Alıntıları

Nana sözleri ve alıntılarını, Nana kitap alıntılarını, Nana en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Muffat hemen atıldı; birbirlerine o kadar yaklaşmışlardı ki solukları karışıyordu. Venüs'ün çözülen saçları ellerinin üstüne dökülmüştü. Adam, vicdan azabıyla karışık bir haz duydu bundan, günah korkusuyla bilinen bir Katoliğin duyduğu hazlardandı bu.
bu kadın, başkalarının güldüğü o küçücük saf haliyle o tatlı çıplaklığı ve o utandırıcı ama güçlünün güçlüsü şey ile, işçisiz, mühendislerin icat ettiği makineler olmaksızın, Paris'i yerinden oynatmış ve altında kadınların yattığı bu zenginliği yaratmıştı.
Reklam
Kadının dişiliğinin ezici etkisi altında bütün benliği ürpermeler içinde eriyip siliniyordu, tıpkı engin göğün bilinmezliği karşısında yok oluşu gibi.
"Adam sen de! Zamanla geçer... Gelenlerin ayakları altında silinir..."
bu oda sadece karyolasına bir çerçeveydi ama görül-memiş bir yatak tasarlıyordu: bir taht, bir mihrap olacaktı bu yatak ve bütün Paris onun gönüllere hükmeden çıplaklığımı hayranlıkla seyredecekti bu yatağın içinde. Altın gümüş kabartmalar arasında kocaman bir mücevher gibi yatacaktı. Gümüş bir vazodan altın güller sarkacaktı, başucunda çiçekler arasından gülerek eğilen Aşk tanrısının heykelcikleri perdelerin gölgesindeki şehvet dakikalarını izleyeceklerdi.
Son erkek bükücü Nana
Bu konak sanki bir uçurumdu; birtakım erkekler, paraları, vücutları ve adlarıyla birlikte en küçük bir iz bile bırakmadan çöküyorlardı bu uçurumun dibine.
Reklam
Kenar mahallelerin çöplüklerinden havalanan bu dişi sinek, sosyal çürüyüşün mayasını taşıyarak, sadece üstlerine konmakla zehirlemişti bu erkekleri. İyi bir şey, adalete uygun bir şeydi bu, kendi dünyasının kimsesizlerin ve yoksulların öcünü almıştı böylece. Büyük bir şan ve şeref içinde dişiliği, tıpkı bir boğazlaşma alanını aydınlatan doğan güneş gibi, yukselirken o, şahane bir hayvan bilinçsizliği ile yaptığı işten habersiz iyi yürekli bir kız gibi yaşıyordu her zaman.
Gönlünü dolduran birçok isteğe rağmen yalnız kalınca, sonsuz bir yorgunluk içindeymiş gibi geriniyordu. Yalnızlığın verdiği derin bir keder kaplıyordu yüreğini. Çünkü kendini hep o boşluğa ve can sıkıntısına yuvarlanmış hissediyordu.
Tipik
Onunla geçen hayatı iğrenç bir şeydi ve bunun sorumluluğunu bütün erkeklere yüklüyordu.
Şehrin dış mahallelerinden birinde, kaldırım üstünde büyümüştü: uzun boylu, güzel, nefis tenliydi; tıpkı gübrede yetişmiş bir çiçek gibi; aralarından çıktığı baldırı çıplaklar ve yüzüstü bırakılmışlardan öç alıyordu.
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.