En Eski Nasıl Sömürüldük kitaplarını, en eski Nasıl Sömürüldük sözleri ve alıntılarını, en eski Nasıl Sömürüldük yazarlarını, en eski Nasıl Sömürüldük yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kitap geçmişten bugüne cehaletin ve ayrılıkların harmalanmasiyla,ve bunu fırsata çeviren güç unsurlarıyla nasıl hizaya çekildiğimizi gözler önüne seriyor.Yakın Türkiye tarihinin siyasi iklimini, Yeni Dünya dedikleri eski alışkanlıkları bizlere ders niteliğinde bir kere daha hatırlatıyor.Müslüman coğrafyanın sadece etten ve kemikten oluştuğu veya oluşturulmaya çalışıldığını ve bunun her daim kendi mahallesinde destekcisinin çıktığını bizlere anlatıyor.Emperyal düzenin tesisinin kimi zaman siyasal İslamla sağlandığını
gözler önüne seriyor.
Nasıl Sömürüldükİhsan Süreyya Sırma · Beyan Yayınları · 2019364 okunma
Genç arkadaşlarım bu kitabı mutlaka okumalısınız. Hatta mümkünse 18-20 yaşlarınızdan önce okumalısınız. Kitap sömürge tarihini haklı ve yerinde eleştirilerle gözler önüne seriyor. Bu kitap Habil ve Kabil'den başlayarak günümüz modern (!) dünyası, Avrupa Medeniyeti (!)' hem anlatıyor hem eleştiriyor. Verilen bilgiler oldukça kıymetli ancak kitabı okurken bazı tarihi bilgileri bilmek okumayı kolaylaştırabilir. Yine de dipnotlar çoğu yerde olayları anlamak için faydalı oldu diyebilirim. İhsan Süreyya Sırma'nın kalemine sağlık!
Nasıl Sömürüldükİhsan Süreyya Sırma · Beyan Yayınları · 2019364 okunma
Zulmetmiş olanlara meyletmeyiniz. Böyle yaparsanız ateş sizi yakalar. Sizin Allah'tan başka yardımcılarınız yoktur. Sonra yardım da edilmezsiniz!
(Hûd Suresi, 113)
Türkiye ve onun gibi halkı Müslüman olan ülkelerin, çözüm bekleyen binlerce sorunu varken, hala ilimle uğraşmaları gereken üniversite hocaları, kendi kız öğrencilerinin başörtüleriyle uğraşmaktadırlar. Bu ne ilkellik?
...
Üniversitelerde okuyan başörtülü kız öğrencilerine reva görülen bu muamele, zannedildiği gibi basit bir kıyafet sorunu değil, doğrudan doğruya kamufle edilmiş bir "İslam düşmanlığı"dır. Tıpkı İmam-Hatip Liselerinin kapatılması zihniyeti gibi...
Ülkemizde öylesine bir sömürü düzeni kurulmuştur ki, herhangi bir ilim adamı, ilmî araştırmalarını sürdürebilmek için 2-3 bin TL bulamazken, bir TV spikeri ya da ses sanatkar ayda 70-100 bin dolar alıyor/alabiliyor! Böyle bir düzen olur mu?
Kendilerine Müslüman diyen bu bir buçuk milyar insan ne menem Müslümanlardır ki, Bosna'da bacılarının ırzlarına geçiliyor, rahimlerine köpek menisi yerleştiriliyor; onlar hala Sırp elçilerini ülkelerinde barındırıyor, onlara tazimde bulunuyorlar?
Azerbaycan dağlarında Müslüman çocukları Ermeniler tarafından açlığa mahkum edilip ölüme gönderilirken, bu bir buçuk milyar Müslüman, Ermenilere buğday gönderecek öyle mi?
Devletin çıkarlarını düşünmeden Amerika'ya karşı çıkmak dinen büyük bir günahtır deyip samimi Müslümanları, çoğu Müslümanın anlamını bile bilmedikleri Fundamentalizm'le suçlayarak, Amerika yararına, fakat İslam adına suçluyorlar.
Bir yandan onu sevecek, mevlidlerde onun için gözyaşı dökeceksiniz; öbür yandan da onun ümmeti olan Ayşe, Fatmalar'ın Bosna'da ve Somali'de ırzlarına geçilince de "Ne yapalım Birleşmiş Milletler kararı" deyip zillet dolu fetvalar vereceksiniz!
Hesap gününde Allah sizden bunların hesabını sorunca, Birleşmiş Milletler mi kurtaracak sizleri? Birleşmiş Milletlerin kararlarını ilah edindiniz de, onun kararlarını Allah'ın ayetlerine, Rasulunun hadislerine tercih mi ediyorsunuz?