Ona bir gün kitapların ruhu olduğunu söyledim. Kendi aralarında konuştuklarını söyledim. Böylece bohçasını alıp evden, ardına bakmadan kaçmasını sağladım. Kitaplar benim sadık dostlarım. Dillerini bilmesem de.
En uzak yer, derdi anacığım varamadığın, varamayacağın yer değildir. En uzak yer, derdi zavallı anacığım, senin ardında bıraktığın, bir daha dönmeyeceğin, dönsen de bulamayacağın yerdir.