Nüzul Sırasına Göre Kuran-ı Kerim Meali Anlam ve Yorum Merkezli Çeviri
Mustafa ÖztürkNüzul Sırasına Göre Kuran-ı Kerim Meali Anlam ve Yorum Merkezli Çeviri Sözleri ve Alıntıları
Nüzul Sırasına Göre Kuran-ı Kerim Meali Anlam ve Yorum Merkezli Çeviri sözleri ve alıntılarını, Nüzul Sırasına Göre Kuran-ı Kerim Meali Anlam ve Yorum Merkezli Çeviri kitap alıntılarını, Nüzul Sırasına Göre Kuran-ı Kerim Meali Anlam ve Yorum Merkezli Çeviri en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.ŞEMS SURESİ :
1-10.
Güneşe ve ışığına,
güneş battıktan sonra kendini gösteren aya,
dünyayı aydınlattığında gündüze,
onu karanlıkla örttüğünde geceye,
gökyüzüne ve onu bir tavan gibi bina edene,
yeryüzüne ve onu bir yaygı gibi serip döşeyene, insan nefsine ve ona kabiliyetler verene,
yine ona hem kötülüğü hem de kötülükten sakınmayı ilham edene andolsun ki nefsini [iman ve salih amelle] arındıran kimse kurtuluşa erer. Nefsini kirletip günahlara boğan ise hüsrana uğrar.
Sayfa 75 - Ankara Okulu YayınlarıKitabı okudu
En’âm Suresi:
17.
Allah sana bir dert, bir sıkıntı verirse bunu O'ndan başka kimse defedemez.
Yok, eğer Allah sana bir nimet ve lütufta bulunursa bunu da hiç kimse engelleyemez. Çünkü O her şeye kadirdir.
Sayfa 379 - Ankara Okulu YayınlarıKitabı okudu
Ankebut Suresi: (Samimiyet Hk.)
2. Şimdi bu insanlar/müminler sırf "İnandık, iman ettik." demekle kendi hallerine bırakılacaklarını, dolayısıyla hiçbir sıkıntı ve zorlukla sınanmayacaklarını mı sanıyorlar?!
3. Andolsun ki Biz onlardan önceki kavimleri de [nice sıkıntılar ve zorluklarla] sınadık. Şimdi onlar da sınanacak ve böylece Allah, "iman ettik" sözünde kimin samimi, kimin samimiyetsiz ve yalancı olduğu nu ortaya çıkaracak.
10. [Ey Peygamber!] Şu halkın arasında öyle kimseler var ki"Allah'a inanıp güvendim." derler; fakat Allah yolunda bir sıkıntıyla karşılaşınca, kâfirlerin/müşriklerin yaptığı bu eziyeti Allah'ın azabıymış gibi görürler ve böylece inançlarından dönüverirler. Bununla birlikte onlar, rabbinden sana bir zafer geldiğinde, "Biz de sizinle beraberdik." diyecekler. İnsanların kalplerindeki duygu, düşünce ve niyetleri en iyi bilen Allah değil de kimdir?!
Sayfa 671 - Ankara Okulu YayınlarıKitabı okudu
Nalh Suresi:
119. [Ey Peygamber!] Senin rabbin, iradesine hâkim olamayarak günah işleyen, ardından tövbe edip kendini islah eden kimselerin yanındadır.
Bunun da ötesinde rabbin onlara karşı çok affedici çok merhametlidir.
Sayfa 581 - Ankara Okulu YayınlarıKitabı okudu
KIYAME SURESİ :
1-2. Kıyamet gününe ve o gün pişmanlıkla dövünecek nefse andolsun ki öldükten sonra mutlaka diriltilip hesaba çekileceksiniz.
3. Ne o, yoksa [kâfir] insan toprağa karışıp çürüyen kemiklerini bir araya getiremeyeceğimizi mi sanıyor?!
4. Yoo! Biz onun değil kemiklerini, parmak uçlarındaki çizgileri bile yeniden eski hâline getirmeye kadiriz.
5. Ama gel gör ki [kâfir] insan zaman sermayesini Allah'a isyanla harcamayı yeğliyor.
Sayfa 81 - Ankara Okulu YayınlarıKitabı okudu
Mü’minun Suresi:
78. [Ey müşrikler!] Size işitme ve görme duyusu, düşünme ve anlayış kavrama kabiliyeti bahşeden Allah'tır.
Ama siz bunca nimete karşı hiç şükretmiyorsunuz.
Sayfa 623 - Ankara Okulu YayınlarıKitabı okudu
HÜMEZE SURESİ:
1. İnsanlan arkasından çekiştirip duran, kaş göz işaretiyle alay ederek onların şeref ve haysiyetleriyle oynayan, sırf ayıp kusur arayan her bir alçağın vay hâline!
2. O [alçak adam] habire servet biriktirir ve gidip gelip biriktirdiği serveti hesap eder.
3. Sanir ki serveti kendisini sonsuza dek yaşatacaktir.
…
Sayfa 84 - Ankara Okulu YayınlarıKitabı okudu
Duhan Sûresi :
58. [Ey Peygamber!] O kâfirler düşünüp ibret alsın diye Biz bu Kur'an'ı konuşup anlaştığın dilde indirmek suretiyle kolay ve anlaşılır kıldık.
Sayfa 517 - Ankara Okulu YayınlarıKitabı okudu
YUNUS SÛRESİ:
60.
Kendi icatları olan hükümleri Allah'a mal edenler, kıyamet gününün sıradan bir gün olacağını mı sanıyorlar?!
Şüphesiz Allah insanlara karşı çok lütufkârdır; ama gel gör ki çoğu insan şükür nedir bilmez.
Sayfa 310 - Ankara Okulu YayınlarıKitabı okudu
İSRA SÛRESİ:
88.
[Ey Peygamber!] De ki:
"Yemin ederim, insanlar ve cinler [görünen ve görünmeyen tüm varlıklar] bu Kur'an'ın bir benzerini ortaya koymak üzere bir araya gelseler ve hatta bu uğurda birbirlerine destek olup güçlerini birleştirseler, yine de onun bir benzerini meydana getiremezler."
Sayfa 291 - Ankara Okulu YayınlarıKitabı okudu