Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Oda Tiyatrosu (On Altı Oyun)

Jean Tardieu

Oda Tiyatrosu (On Altı Oyun) Sözleri ve Alıntıları

Oda Tiyatrosu (On Altı Oyun) sözleri ve alıntılarını, Oda Tiyatrosu (On Altı Oyun) kitap alıntılarını, Oda Tiyatrosu (On Altı Oyun) en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ana– Seni kim öldürdü? Baba— Bir insan değildi beni öldüren. Ana— Sen kimsin? Baba— İnsan değilim. Ana— Kimdin? Baba— Hiç kimse. Ana— İnsan nerede öyleyse? Baba— Hiçbirimizde değil. Ana— Oysa, anımsıyorum: Sen yaşıyordun. Baba— İnsan, hepimizde öldü. Yok artık, yaşamıyor, ya da daha değil. Ana— Nerede? Baba— Birlikte arayalım: Günün birinde, aramızda, ortaya çıkacak... var olacak...
Sayfa 16 - kim var orada?Kitabı okudu
Sözcüklerin bizim onlara vermek lütfunda bulunduklarımızdan başka anlamları vardır.
Reklam
Cehennemin görüşü beni, günlük cehennemine biraz daha batırıyor. Ah, mösyö dün dairede amirime de söylediğim gibi Theophile Gauthier boş yere Kuşların kanatları olsa idi Onlarla uçar giderdim dememiş.
Uçurumun dibine inmi­yorum; nasıl inebilirim ki? Ama kenarlarını çepeçevre dönüyorum ve kendi çılgınlığımla dünyanın çılgınlığı zihnimi doldurduğu, karanlıklarımla karışan anlaşılmaz gökyüzü bakışlarıma düştüğü, yaşantım kendi küllerini titizlikle sakladığı zaman, bütün şimşekleri bir kılın ucunda ve bilinmeyen cinayetimi, görkemli masumiyetimle tuta­biliyorum!
Büyük bir yaratıcının yapıtları kendi kendilerinden yeterince söz eder.
Sayfa 85 - matmazel - Apollon derneği ya da sanattan nasıl söz edilir?Kitabı okudu
SAYIN BEN — Evet, yaşantımda, anlaşılmaz, kabul edilemez, belki pek büyük ya da çok korkunç ama herhalde benimle uyuşamayan, bununla beraber çevresinde bütün yaşantımın kurulduğu, anlıyor musun, yaşantımın kurulduğu bir şey var. Sık sık düşünüyorum onu. Ve düşündükçe bana korku veriyor çünkü ne olduğunu bulamıyorum: bir kötü anı sanki, bana yabancı, yine de kişisel bir yük gibi omuzlarıma ağırlığı çöküyor. Aklımın tam ortasında gelip yerleşmiş bir anlık çılgınlık belki de... varlığımın ortasında hiçliğin sonsuzluğu.
Sayfa 61 - Sayın BenKitabı okudu
Reklam
Théophile Gauthier boş yer Kuşların kanatları olsa idi Onlarla uçar giderdim dememiş...
Sayfa 53 - GişeKitabı okudu
— Sen kimsin? — İnsan değilim. — Kimdin? — Hiç kimse. — İnsan nerede öyleyse? — Hiçbirimizde değil. — Oysa, anımsıyorum: Sen yaşıyordun. — İnsan, hepimizde öldü. Yok artık, yaşamıyor, ya da daha değil. — Nerede? — Birlikte arayalım: Günün birinde, aramızda, ortaya çıkacak... var olacak...
Varlık insanın onurudur, insanın onurunun da varlığı olması gerek.
Olduğunuz gibi olmazsanız, hiçbir şey olmak savında da bulunamazsınız.
Reklam
İşte kartım: güvenilir ve güvenilmez adam Dubois-Dupont. Gizemlerin ve kasaların anahtarını bulur. İstek üzerine karı kocaların aralarını açar ya da bulur. Fiyatlar uygundur.
1900'lere doğru -bütün çağların en tuhafı budur- kentleri saran bir salgın hastalık özellikle varlıklı sınıfları etkisi altına almıştı. Bu hastalığa yakalananlar genellikle sözcükleri, sanki bunları bir torbadan rastgele çekiyorlarmış gibi, birbirine karıştırıyorlardı. İşin garip tarafı görünürde birbirini tutmaz sözler söylemelerine karşın bu hastaların akılları başlarında idi. Salgının en şiddetli döneminde bile sosyete konuşmaları bütün hızı ile sürüyordu. Kısacası hastalığa uğrayan tek organ "Sözcükler" olmuştu. Ne yazık ki bazı bilginlerin kuşku ile karşıladıkları bu tarihsel olay için söylenebilecekler şunlardır: — Genellikle konuştuğumuzda hiçbir şey söylemeyiz. — Tesadüfen söyleyecek bir sözümüz olduğu zaman bile onu binlerce değişik biçimde söylemek olanağımız vardır. — Sözde delilere deli denmesinin nedeni ne söylediklerinin anlaşılmamasındandır. — Çok zaman insanlar arasındaki ilişkilerde beden hareketleri, ses tonlarındaki değişiklikler ve yüz deyimlenmeleri sözlerden daha çok şey söyler. — Sözcüklerin bizim onlara vermek lütfunda bulunduklarımızdan başka anlamları vardır. — Biz hep birlikte köpeğin çığlığına kişneme, atınkine havlama demeye karar verecek olursak yarın bütün köpekler kişneyecek ve bütün atlar havlayacaklardır.
Sayfa 118 - Sözcüğe SözcükKitabı okudu
Suç benim, makinenin değil. O hiç şa­şırmaz. Şaşıranlar biz zavallı fanileriz, yanlışlıkla­ra biz düşeriz.
Gözlerini, yaşantımın bu iki aynasını bana çevir... En sonunda seni gördüm ışığım! Benim büyük kara güneşim!
Sayfa 40 - Anahtar DeliğiKitabı okudu
Gişe
"Hiçliğin sözlerini söyleyen varlıksız sesinizi duyuyorum. Yokum, vardım. Acı duymuyorum, duymuştum. Yaşamıyorum, yaşamıştım. Düşünce oldum artık."
19 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.