Türk ulusu bilime, bilim adamına, öğretmene büyük önem vermiştir. Özellikle bilginleri, tarihin her döneminde baş tacı etmiştir. Bilginin öğreticisi olan öğretmene büyük saygı duymuştur.
Seksenlik bir ihtiyar, öğretmene olan saygısı gereği ayağa kalkarak, yirmi yaşındaki öğretmeni karşılamaktadır.
Çocukların gözünde öğretmen "her şeyi bilen, kusursuz kişi"dir. Ulusun gözünde de öğretmen, bilgisine ve davranışlarına güven duyulan birisidir.
Halkımız çocuğunu okula yazdırıp öğretmene teslim ettiğinde, öğretmene:
- Eti senin, kemiği benim, der.