OKB'de obsesyonlar; istenmeyen, müdahaleci -araya giren-, uygunsuz, anlamsız, rahatsız edici ve üzücü görünen süreğen düşünceler, şüpheler veya imgelerdir. OKB'si olan kişiler için obsesyonlar, bir şeye yoğun ilginin dışa vurumu değildir. Aksine bunlar;
• sahip olmak istemediğiniz düşünce ve şüphelerdir.
• karşı koymaya veya direnç göstermeye (çoğu zaman başarısız bir şekilde) çalışırsınız.
• sizi rahatsız, kaygılı ve güvensiz hissettirir.
En iyi arkadaşınız yeni bir arabaya ya da yeni aşkına "takıntılı" olduğunu söyleyebilir. Siz de bir zamanlar, bir sporcuya veya bir müzik grubuna "takıntılı" olduğunuzu hatırlıyor olabilirsiniz. Ancak takıntı (obsesyon) teriminin bu şekilde kullanılması, OKB'si olan birinin deneyimlerini önemsizleştirmektir.
Her yaşta başlayabilmesine rağmen, çoğu insan OKB'ye ergenlik döneminin sonunda ya da 20'li yaşların başlarında yakalanır, bu yaşlar birçok toplumda insanların daha bağımsız hale gelip daha fazla sorumluluk ile karşı karşıya kaldıkları yaşlardır. Bundan önceki hikayeleri okurken fark etmiş olabileceğiniz gibi sorumluluklar çoğu zaman OKB'de rol oynar.
OKB, kişiyi ve çevresindekileri tam anlamıyla güçsüz bırakan gerçek bir psikolojik bozukluktur. Uydurduğunuz ya da şımarıklık yaptığınız bir şey değildir. Bunu siz istemediniz -ancak obsesif düşünceler ve kaygı karşısında düşünce ve davranış şeklinizi değiştirmeyi öğrenmek, OKB'yi hayatınızdan çıkarmanın anahtarıdır.
"Kaçındıkça, zihninizde giderek kocaman "vahşi" bir köpek gibi görünen şeyin, yeterince yaklaştığınızda, aslında küçücük bir kedi olduğunu görüp şaşırdığınız oldu mu?"
"Unutmayın! Sorun, istenmeyen takıntılı düşünceleriniz değil, daha ziyade bu tür düşüncelerle nasıl ilişki kurduğunuz ve bunlara nasıl tepki verdiğinizdir."
"İronik olarak, daha az obsesyona sahip olmanın yolu, aslında bu tür düşüncelere sahip olmaya daha açık ve istekli olmayı öğrenmektir. Onların üstüne gitmek. Ancak böylesi bir açıklık; müzik aleti çalmak, spor yapmak veya bisiklet sürmek gibi bir beceridir. Pratikle mümkün olur."
"Görünüşte farklı olmalarına rağmen ritüellerin asıl amacı, sizi her zaman güvende, emin ve kontrolde hissettirmektir. Yani kompulsiyonların hepsi obsesif kaygı, sıkıntı, suçluluk ve belirsizliğe karşı bir mücadeleyi temsil eder."
"Çoğu insan OKB'ye ergenlik döneminin sonunda ya da 20'li yaşların başlarında yakalanır, bu yaşlar birçok toplumda insanların daha bağımsız hale gelip daha fazla sorumluluk ile karşı karşıya kaldıkları yaşlardır... Sorumluluklar çoğu zaman OKB'de rol oynar."