Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ölüler Evinden Anılar

Fyodor Dostoyevski

En Eski Ölüler Evinden Anılar Sözleri ve Alıntıları

En Eski Ölüler Evinden Anılar sözleri ve alıntılarını, en eski Ölüler Evinden Anılar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yalnız olmak, yemek ve içmek gibi, olağan bir gereksinim, yoksa bu zorunlu birliktelik sizi insanlardan nefret etmeye zorluyor.
Yalnızlık bir nimetse eğer
On yıllık kürek cezam boyunca bir kez, bir dakika bile tek başıma kalamayışımda korkunç ve acı verici ne var?Sürekli muhafız denetimi altında çalışmak, iki yüz yoldaşla birlikte bir evde olmak ve bir kere,bir kere bile yalnız olmamak! Fakat buna da alışmak zorundaydım!
Sayfa 8 - Can
Reklam
Tutuklu için biçilmiş kaftan kürek cezası
Bir keresinde aklıma şu geldi,eğer bir insanı tümüyle ezmek,yıkmak istiyorsanız,ona en dehşet verici katili bile titretecek türden korkunç bir ceza vereceksiniz,o zaman ona kesinlikle,her açıdan yararsız ve anlamsız bir iş vermek yeter.Bugünki kürek çalışması kürek mahkumuna hem ilgi çekici olmıyan hem de sıkıcı bir iş gibi gelse bile,iş olarak akıllıcadır.
Sayfa 37 - Can
Akim Akimiç
Akim Akimiç’in bilmediği zanaat yoktu.Marangoz,çizmeci,ayakkabıcı,badanacı,yaldızcı,çilingirdi ve bütün bunları kürek cezası sırasında öğrenmişti;bir bakıyor sonra da yapıyordu.Hatta değişik sandıklar,sepetler,fenerler,oyuncaklar yapıp şehirde satıyordu.Böylece elinde para olurdu ve bu parayı fazla iç çamaşırı,daha yumuşak yastık gibi şeylere harcardı.Aynı koğuştaydık ve kürek cezamın ilk günlerinde bana da,başkalarına da çok yardımı oldu.
Sayfa 21
Dostoyevski’nin Dostu
Bu,altmış yaşlarında,ufak tefek,saçları ağarmış bir ihtiyardı.Daha görür görmez çok etkilemişti beni.Diğer tutuklulara benzemiyordu;bakışlarında o kadar sakin ve sessiz bir şey vardı ki,onun küçük,ışıl ışıl kırışıklıklarla kaplı parlak,aydınlık gözlerine özel bir mutlulukla baktığımı hatırlıyorum.Onunla sık sık sohbet ederdim ve hayatımda böyle iyi,iyiliksever bir varlıkla pek karşılaşmamıştım.
Sayfa 32
İnsanlığı gülüşünde saklı olanlara dair
Belki yanılıyorumdur,ama bence bir insanı gülüşünden tanıyabilirsiniz ve eğer ilk karşılaşmada hiç tanımadığınız birinin gülüşünden hoşlanırsanız,o zaman onun iyi bir insan olduğunu cesurca söyleyebirsiniz.
Sayfa 32 - Yaşlı bir kürek mahkumu
Reklam
İyi kalabilmek
Bu çocuğun kürek cezası sırasında bu kalp yumuşaklığını nasıl koruyabildiğini ,sağlam bir dürüstlük, içtenlik, yakınlık geliştirdiğini, nasıl sertleşip ahlaksızlaşmadığını anlamak zordu.Fakat görünüşteki bütün yumuşaklığına rağmen, güçlü ve dayanıklı bir yapısı vardı.
Sayfa 24 - Dağıstanlı Tatar Aley(aslında Ali)
Aley için
Eğer birinin doğası doğuştan böyle güzel,Tanrı tarafından şekillendirilmiş gibi olursa,onun bir gün kötüleşebileceğini düşünmek fikri bile olanaksız gelir insana.Böyleleri için hiç kaygılanmazsınız.
Sayfa 25
Aley(Ali),Dostoyevski’ye veda ederken
“Benim için öyle çok şey ,öyle çok şey yaptın ki,” dedi,” babam bile, annem bile böyle çok şey yapmadı;sen beni insan yaptın,Tanrı seni ödüllendirir,ben seni asla unutmayacağım...” Nerede,nerede şimdi iyi yürekli,canım, canım Aley’im!..
Sayfa 31 - e-okuyucu
Kürek cezasının ağırlığı
Bazi şeyleri denemeden konuşmak imkansızdır.Bir tek şey söyleyeceğim.Ahlaki yoksunluk,bütün fiziksel acılardan çok daha ağırdır.
Sayfa 33 - e-okuyucu
Reklam
İnsan İnsanın Kurdudur
Evet,uzun yıllar tanışıklık olsa bile,bir insanı tanımak çok güç!
Sayfa 16 - e okuyucu
Uyumsuz Aleksandr Petroviç!
Harıl harıl çalışıyorlardı.Yarım saat kadar sonra kayığın işi bitmişti.Ama ben kendi adıma bir şey farkettim.Çalışma sırasında onlara yardım etmek için nereye sokulsam,hiç bir yerde yerimi bulamadım,her yerde işe engel oldum,her yerde hakaret edip beni uzaklaştırdılar.
Sayfa 24
Herkesleşmemek için ..
Akşamleyin, günlük çalışma sona erdikten sonra, kampa yorgun argın bir şekilde döndüğümde, korkunç keder yine çöktü üzerime.” Böyle kaç bin gün var önümde,” diye düşündüm,” her şey yine aynı,hep aynı olacak!,”
Sayfa 28 - e okuyucu
Özledim kızım seni :(
Çok büyükçe bir köpekti.Üzerinde beyaz üzerine siyah benekler vardı,kimse okşamazdı onu,kimse ilgi göstermezdi ona.Ben daha ilk günden onun sırtını okşamış ve elimden ekmek yedirmiştim.Uzun zamandır görmediğinden koşmuş,herkesin arasında beni aramış üzerime doğru gelmişti.Ön ayaklarını omzuma yasladı ve yüzümü yalamaya başladı.”işte buymuş kaderin bana göndereceği dost!” diye düşündüm.
Sayfa 29 - e okuyucu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.