Öne Çıkan Ölüm Dansı kitaplarını, öne çıkan Ölüm Dansı sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Ölüm Dansı yazarlarını, öne çıkan Ölüm Dansı yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Jean Claude insanları öldürmekten çekilmiyor. Bir zamanlar bunun onu canavar yaptığını düşünüyordum. Şimdi onunla aynı fikirdeydim. Gerçek canavarlar ayağa kalksın lütfen.
Anita. Anitanı okumak hep zevk vermiştir bana. Kendine has kanunları olan ve onlara çok sıkı bir şekilde bağlı olan bir karakter. Ama bu kitabda eski Anitayı bozmuş yazar. Ola bilir aşık olmuş falan filan ola bilir ama ben Anitayı aksiyonu için okuyordum.
Şöyle ki kitap Anitanın peşine katil takılmasıyla başlıyor. Benim sevdiğim Anita olsaydı gider o katili kendi bulur gebertirdi. Ama yok o Richarda ağzının suyunu akıtmakla meşgul. Yazık çocuğumun başının etini yedi; öldür, öldürmezsen sen ölürsün, öldürmezsen biz anlaşamayız. Richard gitdi öldürdü. Anita aynı gece dayanamadı diye gitdi ihanet etdi. Bas baya ihanet yani o. Baska bir açıklaması yok.
Pardon ama bu Anita değil ki, sanki ergen birini onun yerine koymuşlar gibi. Nerde benim güçlü avcım?
Kitap boyunca ben o vampir müsveddesiyle olmam, öyle istemiyorum, seni seviyorum Richard diye diye son 200 sayfada nasıl olduda vampirle sevgili oldu. Vampir beyde hep Anitanın başını en büyük dertlere sokuyor sonra seni seviyorum. Hem neden her işte Edward onu kurtayor ki?
Velhasıl ben Anitayı okurken kimle isterse sevgili ola bilir diye okuyordum ama 300 sayfa boyunca Richarda aşk ilan edip, sonra gidio onu o züppeyle aldatmak nedir ya. Bu kadar güçlü bir kadın karaktere yakışmadı. Sonda Richarda sorduğu bir soru vardı. "Yapdınmı" diye. O da " Yapsaydım ki yapmadım bunu hak etmiş olurdun" demişti. Çok güzel cevaptı.
Anitayı bir de okurmuyum bilmiyorum bu seri benim için beş kitabda bitdi. Yani ben karakterlere böyle haraketlerde soğurum. Sizin için sorun değilse okuyunuz.
Ölüm DansıLaurell K. Hamilton · Artemis Yayınları · 2005162 okunma
“Gücü üzerimde serin bir rüzgâr gibi esti, kollarımdaki türler ekilde. Soluk elini kaldırdı, gücü yüzünden seninle değilse şeffaflaşmıştı. Parlayan teninden kan akıyordu.”
“Je ne sais quoi, Fansızca ‘hiçbir şey ‘ mi demek?”
“Tanımlayamayacağın bir şeyi kelimelerle ifade edememek demek ma petite . Kelimeleri aşan bir kalite.”
“O bir vampir cellatı. Herhangi bir insandan çok daha fazla vampir öldürdü. Dünyanın diğer ucundan buralara kadar gelip ona fikir danışmanımız ayrılacak kadar da güçlü bir nekromensır . Ve onu Bana bağlayacak izler olmadığı halde benim insan hizmetkarım. Vampir cazibemi kullanmadığım halde benimle çıkıyor. Neden gurur duymayayım?”