Onüçüncü Yaz kitaplarını, Onüçüncü Yaz sözleri ve alıntılarını, Onüçüncü Yaz yazarlarını, Onüçüncü Yaz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kütüphaneye gidip bir kitap önerir misiniz dedim
Iki kitap verdiler biri de bu eserdi
Yazanı eleştirmek kolay olduğundan mı bilmem
Beğenemedim, kopuklukları, tek düzelikleri, tekrar cümleleri ve ara sıra olayların ding-dong şeklindeki kesilmeleri....
Fazla rastlantısal fazla kurgusal
Gizem katılmaya çalışılmış ama olmamış gibi
Iyiler fazla iyi kötüler fazla kötü kitaplarını sevmem benle alakalı bir problem
Tabii, insan yanlış yaptığının bilincine varabilirse özür diler. Ha o da yetmez, bir de özür dilemekle alçaldığını düşünmek gibi bir saplantısı yoksa, özür diler.
Çocuk olmak ne kadar güzel diye geçirdi kafasından. Hem sorumluluk taşımamak, kararları başkalarına bırakmak, düşündüğünü söyleyebilmek. Ve her şeyden önce kalbiyle gülebilmek. Bu ne yazık ki yalnızca çocukken tadına varılan bir doyum. Daha sonra kalpten gülebilecek yüzde yüzlük o saflığı ve o güzelliği yitiriyor insan.
Hiç alışık olmadığı türlü türlü hislerin, dört bir yandan akıp bir denizde buluşması gibiydi. Hem acı, hem rahatlama... hem üzüntü hem mutluluk... hem korku hem güven... hem şaşkınlık, hem arzu...
Hiçbir yerde huzur yok. Hep aynı çirkef dünya. Ama aslında bu dünya değil çirkef olan, içinde yaşayanlar bu dünyayı çirkefleştiren. Hepsi birbirine benziyor. Al birini vur ötekine.
... en iyi örnek kendi kocan değil mi? Bırak başkasına bakmayı, başkasıyla beraber yaşıyor sayılır. Erkeklerin gururu! Aynı şeyi bir kadın yapsa, saçlarından sokak sokak sürükler ya da taşa tutarlar. Eeee tabii, diğer kadınlara ders olsun, değil mi?
... sen bardaklara aldırma. Onların yerine yenisi gelir. Önemli olan insanları kırmamak. Onların yerini, öyle kırılan bardaklar gibi, başkasını alıp dolduramazsın.
Yazarın ilk defa bir kitabını okuyorum ve açıkçası güzel bir kampanya sayesinde aldım. Şimdi de iyi ki almışım diyorum. yani o kadar güzel bir anlatımı vardı.
Bu roman bir genç kızın yaşadığı olumsuzluklara rağmen ayakta kalmasını, kendini geliştirmesini ve kariyer yapmasını anlatıyor. Almanya'ya gelin olarak giden Kader, Kocasının kendisini aldattığını bile bile yıllarca çok sevdiği kızı Sevil için evliliğini devan ettirmesi ve Türkiye 'ye yaptığı iş gezisi sonucunda hayatındaki değişiklikleri anlatan harika ve sımsıcak bir roman.
İyi okumalar.....