Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Özgürlükçü Düşüncenin Peşinde

Yaşar Çabuklu

Özgürlükçü Düşüncenin Peşinde Sözleri ve Alıntıları

Özgürlükçü Düşüncenin Peşinde sözleri ve alıntılarını, Özgürlükçü Düşüncenin Peşinde kitap alıntılarını, Özgürlükçü Düşüncenin Peşinde en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Güvence için hazzın ertelenmesinin aldığı boyut bile kapitalist toplumun insanın yaşam enerjisini nasıl körelttiğini göstermeye yeter.
Eski toplumda olağan sayılan gezginlik, serserilik, göçebelik burjuva iktidarınca hoş görülmez. Her vatandaşın sürekli olarak oturduğu sabit bir ikematgâhı ve düzenli bir işi olması toplumsal denetimin önemli bir koşulu haline gelir. Evlere numara verilir, toplumun yaşamı idari ve polisiye olarak kayıt altına alınır.
Reklam
Evrensel bir hakikat, bir doğru yok; doğanın, tarihin yasaları yok, tarihin motoru yok.
Bugün parçalanmışlığımızla, yalnızlığımızla baş başa kalmış bir halde “özgürüz”
İnsanın doğayla ve diğer insanlarla ilişkisi bağlamında doğurganlığın en demokratik biçimlerini ilkel avcı-toplayıcı topluluklarda görebiliriz.
Reklam
Bireysel alanların özgürlüğünü savunan kişi ve gruplar yok değil ama ne devlet ne toplum bunları önemsiyor. Patriarkal bir söylem egemen. Kadınlara, eşcinsellere, çevreye, çocuklara, hayvanlara, okula, tıbba, aileye ilişkin sorunlar muhalif söylem içinde kayda değer bir gündem oluşturmuyorlar.
Günümüz iktidarını ayakta tutan önemli etkenlerden biri orta sınıfların standartlaştırılmış bir metaya dönüşen güvenlik ihtiyaçlarıdır.
Anarsistler bedeni, ürettigi bütün istekleriyle birlikte, isgalci güçlerden kurtarmak istiyorlar. "Devrimci bilincin devrimci bedenden geçmedigi sürece bir aldatma oldugunu söyleyip erkek iktidarina karsi ayaklanan kadinlardan, terrorist normallige karsi ayaklanan escinsellerden, yetiskinlerin patolojik otoritesine karsi ayaklanan genclerden yana tavir koyuyorlar. Cinselligon müstehcenlik olmadigini, nasil müstehcenligin kadinlarin mal olarak pazarlanmasi oldugunu, anarsistlerin çiplakliktan ve sehvetten yana oldugunu, gercek ask ve bedenin kabulu ile kadinin pazarlanmasi ve sömürülmesi arasinda bir dark oldugunu söylüyorlar.
Klasik anarşizmle Marksizm arasındaki önemli bir tartışma, toplumsal dönüşüm için kurulan örgütlerin yapısına ve temsili niteliğine ilişkindir.
Reklam
Popüler kültür çoğu kez dili yanlış kullanır, söz oyunlarına, aşırılıklara başvurur. Eğitimli burjuva eleştirmenlerin estetik beğenisi popüler beğeninin tam tersidir.
Mutlak bir iktidarsızlık eğilimini içeren intihar belki de iktidarla iktidarsızlık arasındaki sınırın öte yanına geçmenin bir yolu.
Klasik anarşizmin klasik Marksizme oranla bireysel özgürlüğe çok daha fazla önem verdiği bir gerçektir. Klasik Marksizm bireyin özgürlüğünü her zaman toplumun kurtuluşuna tabi kılmıştır.
Modern toplum güvenliğim sağlanmasını devlete havale etmişti. Postmodern toplum ise güvenliği “sivilleştiriyor”. Özel güvenlik şirketlerinde çalışan güvenlik elemanlarının sayısının resmî güvenlik görevlilerinin sayısına yaklaşması, barların ve eğlence yerlerinin yanısıra tüketime yönelik her alanın özel korumalarca denetlenmesi polis devletinden polis toplumuna geçilmekte olduğunun göstergeleri.
Artık söz konusu olan kolektif bedenin kayıtsız şartsız dışlanması değil, bilim ve yasalar temelinde ona sisteme katılım yolları açmaktir. Ama bu katılım otorite ve hiyerarşi üzerinde temellenen tahakküm iliskilerini tehlikeye sokmamalidir. Toplumsal tahakkumün yeni araçlarını bundan böyle bedenleri gündelik ilişkileri içinde denetleyecek kurumlar oluşturacaktır. Disiplin toplumunun tahakküm ağı devlet merkezlidir. Devlet, yiginsal beden gücüne yasal parti ve sendika kurma hakkı vererek ona hem sisteme katılım imkanı sağlar, hemde onu denetler. Tıp, hijyen ideolojisiyle emek gücünü salgın hastaliklardan, kirden ve onunla özdeşleşen suçluluktan arındırmaya çalışır. Onu temiz ve itaatkar bir yığın olarak bicimlendirir; önceki toplumlarda fazla bir önem taşımayan ruhsal rahatsızlıkları akıl/bilim temelinde normal/anormal biçimde iki kutuplu bir karşıtlıkolarak tanımlayarak norm dışı bedenleri akıl hastanelerine kapatır. Hapishaneler, "objektif" yasaların suçlu kategorisine soktuğu bedenleri toplumdan ayıklayıp tecrit eder kapatır. Kışlalar, üretici vasfinin yanı sıra asker vasfida taşıması istenen bedenleri kırıp eğitir, disiplin altına sokar. Fabrikalar, aile ve okullar da bedenlerin hizaya sokulduklari iktidar kurumlarıdır.
112 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.