Pardayan ve Fausta kitaplarını, Pardayan ve Fausta sözleri ve alıntılarını, Pardayan ve Fausta yazarlarını, Pardayan ve Fausta yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Fransız yazar Michel Zevaco'nun unutulmaz eseri Pardayanlar 17. yüzyıl Fransa'sında geçen ve Pardaillan adında soylu bir kahramanın maceralarını anlatan destansı bir romandır.
Pardaillan, zeki, cesur ve adalet duygusu oldukça güçlü bir karakterdir. Kral XIV. Louis'e ve kraliyet ailesine karşı çıkan Fausta adında gizemli bir kadınla mücadeleye girer. Bu mücadele sırasında Pardaillan, birçok tehlikeli maceraya atılır ve karşısına çıkan engelleri aşmak için tüm becerilerini kullanmak zorunda kalır.
Pardayanlar, sürükleyici hikayesi, ilgi çekici karakterleri ve tarihsel arka planı ile okuyucuları büyülüyor. Kitapta aşk, macera, ihanet ve intikam gibi birçok farklı tema işleniyor. Zevaco'nun usta kalemi ile 17. yüzyıl Fransa'sının atmosferi ve o dönemin siyasi entrikaları tüm canlılığıyla gözler önüne seriliyor.
Pardayanlar, her yaştan okuyucuya hitap eden bir eser. Macera ve tarihsel romanlardan hoşlananlar için ideal bir kitap. Ayrıca, sürükleyici bir hikayeye dalmak ve keyifli vakit geçirmek isteyenler için de mükemmel bir seçim.
Pardayanlar'ı okuduktan sonra Pardaillan'ın hayranı olacağınıza eminim. Bu cesur kahramanın maceralarına ortak olmak ve 17. yüzyıl Fransa'sına unutulmaz bir yolculuk yapmak için Pardayanlar'ı okumanızı şiddetle tavsiye ediyorum.
«Ben neden başka kadınlara benzemiyorum? Çünkü yeryüzünde başarılacak ödevlerim var. Eğer kalbimde herhangi bir erkeğe karşı ufacık bir zaaf belirirse, o kalbi, elimle söker atarım . . . »
Ben hayattan bezmiş ve vakit öldürmekten başka bir işe yaramayan bir adamım. . . Canımdan bıkmış olmam da yine kendi suçumdur. Çünkü dünyada ne tarafa baktımsa pislik ve rezillikten başka bir şey göremedim. Eğer ruhu elmas gibi parlak, bilgisi geniş ve kalbi temiz bir Şövalyeye rastlamış olsaydım, derhal onun hizmeti girerdim. Uzakta parlak ve büyük görünen birçoğu yakından tanıdım ve bunların gerçekte çok aşağılık kimseler olduklarını ve onlara ayak uydurabilmem için alçalmam lazım geldiğini anladım . . . Ama, başımı kendi boynumdan daha aşağıya indiremezdim.