Paul’un anlamsız şiddetinden ve öfkesinden sonra Tom ne kadar uysal, ne kadar sakıncasız, ne kadar anlaşılması, tanımlanması kolay geliyordu. Tom’un her yaptığı şey, bir oyundan -sinemacılık oyunundan- farksızdı. Oysa Paul’un bir yaptığı diğer yaptığına benzemiyordu. Paul, her seferinde biraz daha ileriye gidiyordu. Ve hareketlerinin, tutumunun geriye dönüşleri yoktu.