Peygamberin Kardeşleri
Metin KarabaşoğluPeygamberin Kardeşleri Gönderileri
Peygamberin Kardeşleri kitaplarını, Peygamberin Kardeşleri sözleri ve alıntılarını, Peygamberin Kardeşleri yazarlarını, Peygamberin Kardeşleri yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Anlaşılamamak bir büyük ve derin acıysa eğer,
yanlış anlaşılmak acıların beteri olmalıydı
Sayfa 187Kitabı okudu
savaşa hayır
Öldüremezsin; öldürmeyeceksin.
Öldürürsen, âlemi öldürmüş olursun.
Zira, her insan, hayatı ve şuuruyla,
âlemler Rabbinin bütün kâinatta tecelli eden isimlerini
tek başına görür ve gösterir,
bilir ve bildirir,
tanır ve tanıtır bir donanımdadır.
Sayfa 178Kitabı okudu
savaşa hayır
Dikkat et oğlum;
şiddete dikkat et.
Şiddette de zevk var;
dikkat et.
Şiddetten zevk almaya başlarsan,
insanlıktan çıkarsın.
Sayfa 176Kitabı okudu
Aile Evden Gidiyor
Umumi ortamdaki bozulma, eşler için de, çocuklar için de aileyi bir kat daha, bin kat daha önemli kılıyordu.
Sokaklarda günahın kol gezdiği,
meydanlarda günahın çağırdığı,
işyerlerinin ahlaki sukutları bildirir görüntüler ve duyumlarla bulandığı böylesi bir ortamda
evimiz,
yuvamız,
eşimiz,
ailemiz
bizim kalemizdi, sığınağımızdı.
Sayfa 150Kitabı okudu
Aile Evden Gidiyor
İnsanlık tarihi içinde neredeyse 'fıtrata başkaldırı'yla özdeşleşmiş modern zamanlar, çok hakikatin yanısıra, aile hakikatini de atlamıştı.
Modern zamanlar, aileye karşı iki yönlü bir sapmanın zamanıydı.
Bir yanda 'bireysellik' üzerine aşırı bir vurguyla, kişiler 'eş' olmadan, aile hayatı kurmadan yaşamaya yönelmiş,
öte yanda 'aile' hakikati toplum adına çiğnenmişti.
Bireyselliği teşvik eden, zira satılacak ürün ve satın alacak müşteri sayısını bu şekilde çoğaltan kapitalizm aileyi 'birey' adına törpülemeye meyyaldi.
Faşizm ile sosyalizm ise devlet yahut toplum adına aileye darbeler indirmişlerdi.
Sayfa 141Kitabı okudu
Mü'min, Allah'ın ya bir lütfu, ya bir imtihanı olarak, zengin olabilir; ama müsrif olamaz.
Hiçbir mü'min, servetini birilerinin başına veya omuzuna basarak kazanamaz.
Hiçbir mü'min, cebinde parası olduğu için israf etme hakkına sahip değildir.
Hele hele, herkesin gözünün dünyaya çevrildiği, herkesin dünyaya imrendirildiği bir çağda böyle bir lükse asla hakkı yoktur.
Fakir mü'minler de olur, zengin mü'minler de.
Patron mü'minler de olur, işçi mü'minler de.
Ama
hak çiğneyen,
yalan söyleyen,
israf eden,
komşularını kıskandıran,
başkalalarını imrendiren,
reklam adı altında gayrimeşrulukları buyur eden,
'sevåd-ı azama ittiba etmeyip lükse dalan kapitalist bir mü'min,
tanım gereği olamaz, yani olmamalıdır.
Böyleleri varsa, bu, açık bir biçimde, imandaki bir zaafa işarettir.
Sayfa 123Kitabı okudu
Peygamberin Kardeşleri
Hz. Peygamberin (SAV) "Kardeşlerimi özledim." sözüne layık olma imkanına dikkat çeken bir eser.
Metin Karabaşoğlu diğer eserleri gibi defalarca okunası bir eser 
Peygamberin Kardeşleri
Ahir zamanda genç olmak, ateşler içinde olmaktır.
Ahir zamanda mü'min genç olmak, ateşler içinde yanmamaktır.
Açıkçası, ahir zamanda mü'min genç, ateşler içinde İbrahim misalidir.
Firavun sarayında Musa,
çağın Züleyha'ları karşısında Yusuf misalidir.
Ve, ateşler içinde İbrahim'i yakmayan,
Firavun sarayında Musa'yı saptırmayan,
Züleyha karşısında Yusuf'u kandırmayan sırra erildiğinde,
ahir zamanda mü'min genç olmanın yolu elbette görülecektir.
Sayfa 30Kitabı okudu
Ahir zamanda genç olmak zor,
ahir zamanda arayan genç olmak daha zor,
ahir zamanda aradığını bulabilmiş genç olmak ise çok daha zordu.
Sayfa 23Kitabı okudu
Sözde ‘akıl ve mantık çağı’ olan şu modern zamanlar, evvelemirde, maddeyi ilahlaştırma ve nefsini patlaştırma zamanlarıydı. Ancak, kalp ve ruh midesine uymayan bu hali insanlık iki Dünya Savaşıyla kustuğunda, maddenin kâr etmediği anlaşılmış durumdaydı. Nefsin güvenilir bir yâr dünyanın kalıcı bir diyar olmadığı da.
Sayfa 38Kitabı okudu
Evet, 'İnsaniyet-i Kübra' idi İslamiyet; onunla gelen ölçüler insanı insanlığı öğretiyor, insanı elindeki hamuru en en uygun kıvamda pişirip olgunlaştırma imkanı sağlıyor, insanı insan ediyor. Vâkıâ buydu; bu vâkıânın, en mükemmel örneği Hz. Peygamber aleyhisselatu vesselam olmak üzere, binlerce yıldır milyonlarca örneği bulunuyordu. Ama, imanın gerektirdiği inceliklerin uzaklığında olan, üstelik kabalığına 'dindârne' gerekçeler bularak onun kabalığını inancı ile özleştirmeye yeltenenlere hazır malzemeler sunan insanlar da bulunuyor du aramızda. Böyle gerekçeler bulmasa da, hamlığından, pişmemişliğinden, olgunlaşmamışlığından kaynaklanan davranışlarla yanlış izlenimler uyandıran insanlarda vardı üstelik. İmandaki sekinet hali, huzur halini hiç mi hiç aksettirmeyen öfkeli bakışlar, keremkar olmayı tavsiye eden ilahi vahye rağmen kaba kalabilen kişiler, Rıfkı ve yumuşak huyluluğu tavsiye eden onca Hadise rağmen sergilenen sertlikler bir gerçek ne yazık ki.
Sayfa 196Kitabı okudu
İnsanlar yaşıyordu burada; her bir insan ayrı bir alem olarak yaratılmıştı ve her bir alemin birbirini anlamasını mümkün kılan ortak değerler vardı.
Sayfa 196Kitabı okudu
"Kuşlar kafesten içeri girmesinler. Ben onların dışarıda olmalarını istiyorum."
Sayfa 195Kitabı okudu
"Emrolunduğu gibi dosdoğru ol."
Sayfa 194Kitabı okudu
Bırakın büyükleri, çocuğa dahi asla yalan söylemediğiniz, 'çocuk mu aldatıyorsunuz' sözünün Doğuş sebebi olan aldatıcılığa çocuklar için dahi Rıza göstermediğiniz halde; dürüstlük suretinde dışa vuran duygularımızı 'takiye' diyerek silip geçiyordu birileri.
Sayfa 194Kitabı okudu