''Rus komutan çok erken ve büyük konuşuyordu. Herhalde ne Osmanlı askerini ne de onun başkomutanını iyi tanıyordu. Akşam Plevne’de yemek mi yerdi, yoksa hayatı boyunca hiç unutamayacağı bir Osmanlı tokadı mı? Bu durum, hava kararırken belli olacaktı.’’