Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bir İngiliz Subayının Anıları

Plevne Meydan Muharebesi

Frederick William Von Herbert

Sayfa Sayısına Göre Plevne Meydan Muharebesi Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Plevne Meydan Muharebesi sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Plevne Meydan Muharebesi kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İbrahim, Jack'dan da, benden de ( çünkü ikimizin boyumuz da, ağırlığımız da biribirinin aynı idi) bir az daha kısa, fakat biraz daha şişmandı. Güzel siyah gözleriyle tipik bir Türk siması vardı. Hele üzerinde çok uğraşılmış bıyıklarını, ben de, Jack da kıskanırdık. Çünkü bizim yüzlerimiz bir kız yüzü kadar dümdüzdü. İbrahim, Kozmetik bulamadığı zamanlar bıyıklarını yağla burar; onu da bulamazsa o vakit geceleri erimiş mum sürerdi. Fevkalade iyi kılıç kullanırdı.
Geçtiğimiz yerlerde gördüğümüz manzaraların güzelliği beni mesafeyi tahmin ve takdirden alıkoymuştur. O gece saat sekizde, on iki saat süren oldukça rahatsız bir yolculuktan sonra Edirneye vardık. Muayyen ve muntazam bir yiyeceğimiz yoktu. Elimizde bulunan peksimet, çörek, su ve şurada burada hayır sahibleri tarafından armağan edilen öte beri ile karnımızı doyurmak mecburiyetinde idik.
Reklam
Fakat askerler o kadar heyecanlanmışlardı ki leğenlerin içinde çamaşır yıkamayı bile, artık, kimsenin düşündüğü yoktu. Bunun üzerine ben hemen dışarıya fırladım ve askerlere Napoleon'un şu vecizesini tekrarladım: - Harb bacaklarla kazanılır. Sonra buna kendimden de şunu ilave ettim: - Çorapsız bir bacak da hiç bir şeye yaramaz
Ondan sonra, tanıdığım yüzlerce Türk arasında en orijinal çehrelerden, kendisine hayret ve takdirle bakılacak simalardan birisine sıra gelir: takımın çavuşundan bahsetmek istiyorum. Bunun adı Mustafa Bakkal derler, zabitler de bölükteki Bakkal derler, zabitlerde bölükteki öteki Mustafalardan ayırd edebilmek için kendisini "Mustafa Bakkal,,
"Türkler, müdafaaya başkalannın vaz geçecekleri noktada başlarlar.,,
Kumandan bize araziyi ölçmek vazifesini verdi. Bu iş, bizim için tamamile yeni bir şeydi, fakat ne yaparsınız ki zaruret dünyanın en ideal bir muallimidir.
Reklam
Plevnenin şimal ve şarkındaki tepelerde pek az ağaç bulunduğu için inşaatta mümkün olduğu kadar direk kullanmamağa gayret etmiştik. Cenub ve garb tarafları ise ağaçlıktı; ağaçların çoğu da yemiş ağaçları idi. Bu yemiş ağaçlarına yukarıdan verilen bir emirle hiç el sürülmemişti. Bu ağaçlar, aynı zamanda bize bir çok yiyecek veriyordu.
Rusya, önünde yere uzanmış birini görerek ölmekte olduğunu sanan ve onun üzerindeki ötesini berisini ele geçirmeğe uğraşırken ondan çok yerinde ve acısını hayatının son gününe kadar unutamıyacağı iki müthiş tekme yiyen bir adama benzemişti.
Türk askerlerinin yaralıları öldürdüğü hakkında bir takım partizanların ortaya attığı şayia, tamamiyle uydurmadır. Yaralı esirlere tıpkı, Türk kardeşleri gibi muamele edilmiştir.
Üçüncü Plevne harbında Türklerin gösterdiği yararlık, mağrur ve imanlı bir milletin oğullarının vatanperverlikten ilham aldıkları zaman ne kadar yükseklere yükselebileceğini, üstün istila kuvvetleri, müşterek tehlike karşısında bir millet faziletinin nasıl birlik ve intizam içinde şahlanabileceğini, bu milletin sevilen bir lider idaresinde ne manevi bir azamet iktisab edeceğini, doğru bir dava uğrunda şuurlu çarpıştıkları için eğer şehid düşerlerse cennet kapılarının da kendilerine açık durduğuna kanaat beslediklerini göstermiştir.
Sayfa 117Kitabı okudu
Reklam
İkinci Plevne muharebesi 1877
O sırada , yüzbaşının tabya duvarı üzerinde iki büklüm durduğunu,omuzlarından kanlar aktığını fark ettim. Tam aşağıya atılmaya hazırlanırken yaralanmıştı. Yüzbaşıyı aşağıya götürdüler. Bölüğün kumandasını ele alan Mehmed bağırdı : - Bölük, benim kumandama giriyorsunuz!
Sayfa 128 - Kastaş yayıneviKitabı okudu
Todleben'in şu sözü tarihe mal olmuştur : "İnsan eliyle yapılmış istihkamların en kuvvetlisi olan Plevne, Türkler tarafından da müdafaa edildikten sonra hiç bir zaman hücumla elde edilemez.''
Sayfa 130Kitabı okudu
Fakat bütün bu mahrumiyetlere,bütün bu ıstırablara rağmen, askerlerin cesareti, şevki, itimadı, refah içinde bulundukları zamanlardan daha yüksekti. Bu noktada. bir ırkın karakteristik bir meziyeti kendini gösteriyordu.
Sayfa 145Kitabı okudu
On dakika sonra ...
Bizim Kavanlık ‘a hücum etmemizden biraz sonra ,İsa Tabyası da düşmüş , bu tabyanın kurucusu ve kumandanı olan İsa Bey yaralanmış,birkaç gün sonra , terfi ettiğini öğrendikten on dakika sonra ,ruhunu teslim etmişti.
Sayfa 174Kitabı okudu
Kavanlık siperlerinden tüfek ateşi-Toplar birden ateş ediyorlar-Bizim safta boşluklar-Borazan hücum borusu çalıyor-Süngü takılıyor-Öndeki hücum kıtası geriye geliyor ve ana kuvvetle karışıyor-Artık ,biz öndeyiz.-Mesafe daraldıkça kıtalar birbirine karışıyor-Her yönden gelen 5000 kişi aynı hedefe doğru ilerlediği için mengene içinde gibiyiz-Rus hücum kıtalarının bıraktığı bir sipere giriyoruz-Yakınlaşıyoruz-Süngü muharebesi-Kılıcımı ve revolverimi kullanmak zorunda kalıyorum-Ruslar geri çekiliyorlar;dönüp üçüncü sipere kaçıyorlar-Biz arkalarından yetişiyoruz-Siperi alıyoruz-100 yarda uzaktaki Kavanlık Tabyası’ndan ateş...
Sayfa 181Kitabı okudu
69 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.