Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Popular Science Türkiye - Sayı 102 - 2020/10

Popular Science Türkiye Dergisi

Popular Science Türkiye - Sayı 102 - 2020/10 Sözleri ve Alıntıları

Popular Science Türkiye - Sayı 102 - 2020/10 sözleri ve alıntılarını, Popular Science Türkiye - Sayı 102 - 2020/10 kitap alıntılarını, Popular Science Türkiye - Sayı 102 - 2020/10 en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Proxima Centauri'nin yörüngesinde dönen bir gezegenden, TRAPPIST 1'in çevresindeki birkaç gezegene kadar, yaşamı destekleyen dünyalar sandığınızdan daha yakın olabilir. JOHN WENZ
Sayfa 21 - Popular ScienceKitabı okudu
İnsanlık Mars'ta başarılı bir koloni kurmak istiyorsa, öncelikle kızıl gezegende yiyecek üretmenin yollarını bulmalı.
Sayfa 62
Reklam
Bilim insanları, Dünya'nın dört bir yanındaki laboratuvarlarda aşırı hava koşullarını ve doğal afetleri yeniden yaratıyor. Amaç: Gelecekteki büyük felaketlere hazırlıklı olmak! HAYLEY BENNETT DALGA YARATMAK FLOWAVE, EDINBURGH Edinburgh Üniversitesi'ndeki FIoWave, 28 metre yüksekliğinde dalgalar üretebilen dünyanın en büyük dairesel dalga ve gelgit tankı. 25 metre genişliğinde ve 5 metre derinliğindeki havuz, denizde dalgaların nasıl oluştuğuna dair temel araştırmaların yanı sıra (okyanus enerjisini elektriğe dönüştüren) dalga ve gelgit enerjisi makinelerini test etmek için inşa edildi. FIoWave,168 bilgisayar kontrollü kürek kullanarak, herhangi bir yönde dalga ve gelgit akıntısı üretebiliyor. Kısa bir süre önce, Edinburgh'daki araştırmacılar, farklı yönlerde dalgaların kesiştiği noktalarda ortaya çıkan ve yüksekliği 25 metreyi aşan "ucube dalgaların" nasıl oluştuğunu daha iyi anlamak için Oxford Üniversitesinden akademisyenler ile iş birliği yaptı. Bu dev dalgaların yüzyıllar boyunca birçok gemiyi batırdığı düşünülüyor.Tankın kenarında oluşan dalgalanmalar merkeze doğru ilerliyor ve burada iki ton suyu doğrudan havaya fışkırtıyor.
"Herkese aynı ilacı vermek yerine neden onlara vücudunun ihtiyaç duyduğu kimyasalları üretmek veya hangi kişinin bu ilaca ne kadar ihtiyaç duyduğunu hissedip dozu ona göre ayarlayacak bir implant takmıyoruz?"
Sayfa 41 - Popular ScienceKitabı okudu
ENKAZ SALDIRISI DEBRIS IMPACT FACILlTY, TEXAS Bir tuğla duvara ateş etseniz mermi öbür tarafa geçmez, ama ona bir odun parçasını yeterince hızlı fırlatırsanız, daha fazla şansınız olabilir. Görüntüde, ahsap kalas parçalanıyor, ancak tuğlaları aşacak kadar hızlı hareket etmediği açık. Bununla birlikte,Texas Teknik Üniversitesi'ndeki Enkaz Etki Tesisi'ndeki arastırmacıların pnömatik toplarından bir ahsap parçasını fırlattıklarında, eğer hız 160 km/ saate çıkarsa, ahsap parçası duvarı parçalayıp öbür tarafa geçiyor. Bir silahtan atılan bir mermi, daha hızlı hareket etse de, bir ahsap parçası daha ağır olduğundan etkisi daha büyük oluyor. Bu test, bir hortum sırasında yüksek hızla fırlayan enkazın neden bu kadar çok hasara neden olabileceğini açıklıyor. Arastırmacılar, bu tesiste fırtına barınaklarını, güvenli odaları, kapıları ve pencereleri sınırlarına kadar test etmek için, hortumlarda hızı saatte 400 kilometreye çıkan enkaz parçalarının etkilerini simüle ediyor.
"Yalnız ve bir tek şeye ihtiyacımız vardır, çalışkan olmak.Atatürk".
Sayfa 35 - Popular ScienceKitabı okudu
Reklam
Bakterilerin Ölüm Çığlığı
Teksas Üniversitesi araştırmacıları, bakterileri ölürken arkalarında kimyasal bir uyarı bıraktığını açıkladı. "Kimyasal ölüm çığlığı" olarak nitelendirile bu işret neticesinde ölen bakteri, yakınında bulunan diğer bakterileri uyararak tehlikeye karşı hızlıca adapte olmaya çalışmalarını sağlıyor ve hayatta kalma oranlarını yükseltiyor.
Sayfa 12
Gronland'da erime geri dönülmez bir yola girdi. gezegene büyük hasar vereceği düşünülüyor
Sayfa 12
DEVASA BİR FAN WALL OF WIND, FLORIDA Devasa fanları çalıştıran motorlar birlikte çalıştığında, sekizden fazla Mercedes Formula 1 yarış arabası kadar güç sağlıyor. Fanlar, 2005'te New Orleans şehrini harap eden Katrina kasırgasına rakip olacak kadar güçlü kasırga simülasyonları yapmak için kullanılıyor. Florida International Üniversitesi'ndeki arastırmacılar, güçlü rüzgarlara dayanması gereken güneş panelleri gibi yapı malzemelerini ve dış mekân yapılarını test etmek için Wall of Wind adı verilen tesisi kullanıyor. Fanlar bağımsız olarak kontrol ediliyor ve dakikada 1.800 kez dönerek (en yıkıcı türdeki "Kategori 5" kasırgaya eşdeğer) 253 km/saate kadar rüzgâr üretebiliyor. Araştırmacılar, test yapılarını fanların önündeki bir döner tablanın üzerine yerleştiriyor ve kontrol merkezine gidip kasırgayı başlatıyor. Diğer yapıların yanı sıra. deneylerde küçültülmüş köprüler (köprülerin kasırgaya dayanıklılığına yardımcı olmak için) test ediliyor ve rüzgâr şiddeti, binaların metal çatılarını havaya kaldıracak kadar güçlü estirilebiliyor.
Nature Materials'ta yayımlanan bir araştırmada, yün kullanılarak akıllı kumaslar elde edildiği ve bu kumaşların farklı senaryolara uyum sağlayabilmek amacıyla sekil değistirebildiği ve önceki şekillerini de hatırlayabildiği belirtildi. Saçlarımızda, tırnaklarımızda ve yünlerde de bulunan keratinin ilginç özelliklerinden faydalanılarak geliştirilen akıllı kumaş teknolojisi sayesinde, farklı uyaranlar kullanılarak kumaşın şekli düzenli olarak istenilen hale getirilebildi. Bu kumaşlar kullanılarak tüm bedenler için uygun olan tek kalıplı kıyafetlerin üretilebileceği düsünüIüyor. Bu yeni teknolojinin, moda endüstrisinin doğaya verdiği zararı da ciddi boyutta azaltabileceği öngörülüyor.
Reklam
Nature dergisinde yayımlanan bir makaleyle, bilim insanları oldukça iyi korunmuş bir göze sahip olan 429 milyon yıllık trilobit fosili bulduklarını açıkladı. Evrimsel açıdan en kompleks canlılardan biri olan ve sert kabuklu vücut yapılarıyla bilinen trilobitlere ait bir fosilin üzerinde yapılan bu incelemelerde gözün iç yapıları tanımlanırken, uzmanlar bileşik gözlerin erken evrimine dair önemli bulgular elde ettiklerini açıkladı. Ayrıca türün gözlerinin, modern eklembacaklıların gözleriyle büyük benzerliklere sahip olduğu da görüldü. Bu sonuçlar, günümüzdeki çoğu böceğin sahip olduğu görme yeteneğinin, milyonlarca yıldır var olan bir sistem olduğuna isaret ediyor.
İnsanlık Mars'ta başarılı bir koloni kurmak istiyorsa, öncelikle kızıl gezegende yiyecek üretmenin yollarını bulmalı. JAMES ROMERO
Sayfa 62 - Popular ScienceKitabı okudu
KUŞLAR NEDEN YÜRÜRKEN KAFALARINI OYNATIRLAR?
Kuşların yürürken kafalarını ileri geri oynatmalarının nedeni, görüş kabiliyetlerinin bizden farklı olmasıdır. Bu hareketin sebebi. etraftaki cisimlere odaklanmak ve normalde bulanık olan görüntüleri bir anlığına net görebilmektir. Kafa hareketleri, kuşun tüm vücudunun hareketinden bağımsızdır; yalnızca görüşle alakalıdır. Örneğin bir kuşu kosu bandına çıkarabilecek olsaydınız, çevredeki nesneler sabit kalacağından kus kafasını oynatmadan sabit tutardı.
Trends in Plant Science'ta yayımlanan bir makalede, bitkilerin bir gün kayıp cesetleri tespit etmede kullanılabileceğine yönelik bir çalışmaya yer verildi. Özellikle ormanlık alanlarda kaybolan veya suça kurban giden insanların cesetlerine ulaşmanın neredeyse imkansız olması, adli mercilerin işini bir hayli zorlaştırıyor. Araştırmacılara göreyse, bu kayıp bedenler çürümeye başladığında, çeşitli mineraller ve metaller toprağa karışıyor ve yakınlardaki bitkiler tarafından kullanılmak üzere emiliyor. Devamında, kompozisyon değişimine bağlı olarak bitkilerin yapraklarının yansıttığı ışık dalga boylarında farklılıklar meydana geliyor. Örneğin cesetlerin içerdiği yüksek miktardaki nitrojen, bitki tarafından emilince daha fazla klorofil üretmesini ve böylece yapraklarının normalden çok daha yeşil bir hale gelmesini sağlıyor. Benzer olarak kadmiyum elementi de toprakta çok az olmasına rağmen, sigara içen insanlarda yüksek miktarlarda bulunuyor; bu elementi emen bitkinin de yapraklarının spektral özelliklerinde değişimler meydana geliyor. Araştırmacılar, bu değişimlerin ne kadar hızlı geliştiğine ve drone gibi araçlar yardımıyla ne ölçüde tespit edilebileceğine dair çalışmaların devam ettiğini söylüyor.
Frontiers in Marine Science dergisinde yayımlanan bir makalede, Marmara Denizi ve Karadeniz’in Türkiye kıyılarında yapılan araştırmalar sonucunda toplamda 36 balık türünün soyunun tükendiği açıklandı. Yerli ve yabancı pek çok bilim insanının ortak araştırmaları sonucunda tamamlanan araştırmada, durumun Türkiye deniz ekolojisi için ciddi bir tehlike haline geldiği belirtiliyor. Soyu tükenen türler arasında kılıç balığı ve uskumru gibi türler yer alıyor. Araştırmacılara göre denizlerimizdeki bu yok oluşun nedeni ise aşırı avlanma. Durum engellenmezse, ekolojik çöküşün giderek hızlanacağı düşünülüyor.
75 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.