Didaktizmi esprilerle, şarkılarla, bazen neredeyse ağlamak üzereyken patlatılan bir şakayla, akıcı mizansenle ve hızlı bir kurguyla verdiğimde en katolik seyircinin bile o mesajları tatlı bir serserinin şeytan tüyüne karşı koyamayışı misali çekici bulduğunu görüyorum.