Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ressamın Takvimi

Erdal Ateş

Ressamın Takvimi Gönderileri

Ressamın Takvimi kitaplarını, Ressamın Takvimi sözleri ve alıntılarını, Ressamın Takvimi yazarlarını, Ressamın Takvimi yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
153 syf.
3/10 puan verdi
Bir ressam var, eserleri satmayan ve anlaşılmayan. Ressam, aynı zamanda bir yazar. Kitapları da satmıyor. Bir gün şans yüzüne gülüyor ve ünlü bir firmanın sahibi bu ressamın resimlerinin ve kitaplarının hayranı oluyor. Ortak bir tanıdık aracılığıyla ressama bir teklifte bulunuyor. Firmanın takvimi için yazılar yazmasını istiyor. Her yeni güne bir hikâye... Ressam başta sıcak bakmıyor ama sonra teklifi kabul ediyor. Durumu düzeliyor ve işe koyuluyor. Buraya kadar mükemmel olmasa da okunabilir bir kurgu var. Ancak hikâyeler başladığı anda hayal kırıklığı da başlıyor... Öncelikle hikâyelerden sadece ikisini beğendim. Bunlardan ilki, "Kitap, Yazar, Yeniden, Geçmiş" şeklinde dört ayrı güne yayılmış bir hikâye. Diğeri ise "İntikam, Azap, Çekirdek" şeklinde üç güne yayılan hikâye. Diğer hikâyelerden siyahilere yönelik olanı ilgi çekici buluyordum ki, bana göre kitabın genel sıkıntısı olan üslup sıkıntısı baş gösterdi, haliyle hikâye de anlamını yitirdi. Kitap için yeraltı edebiyatı mı desem diye düşünürken, en uygun türün "belaltı edebiyatı" olacağına nacizane karar verdim. Konular ve kurgu konusunda beğenimi kazanan iki hikâyede mevzu bahis durum yoktu. Diğer hikâyeler ise hep aynı şekilde: Konu yok, belaltı var. Bir eserde bunlar olabilir ama en azından konu ve kurgu güçlü olmalı diye düşünüyorum. Sonu da bir garip, yarım.
Ressamın Takvimi
Ressamın TakvimiErdal Ateş · İletişim Yayınları · 201511 okunma
"Ne garip şey. İnsanın kendini ölüme alıştırması. Hem ölüme alışılabilir mi?"
Sayfa 152Kitabı okudu
Reklam
"Yaşamdan büyük bir şey bekleme. Büyük bir şey. Yok büyük bir şey çünkü."
"Herkes her şeyi bir an önce tüketmek istiyor. Oysa bence bazı şeyler –bazı kitaplar– öyle birkaç saatte ya da birkaç günde bitirilecek şeyler değildir. ... Okunanlar hazmedilmeli. Hissedilmeli."
"İyi yazarlar tozlu raflarda unutulur. Bir süre sonra birileri üfler o rafların tozunu."
Haklı bir tirat...
Hayatlarında bir kez bir sergiye gitmemişler. Ama resim yapmak istiyorlar. İki gün sonra da resim sergisi açmaya kalkarlar. Ahkâm keserler. Gidin şu ahşap boyama kurslarına, rahatlayın. Aptallar... Sanat bir cehennem. Zanaatla mutlu olabilirsiniz ancak...
Sayfa 141 - İletişim Yayınları
Reklam
(Jeff Koons’ un kavramsallarına bakarken iç sesim...)
Sağ baştan başladı sergiyi gezmeye. Daha ilk resme bakar bakmaz yüzünü buruşturdu. Sonrakilerde de. “Ne b*ktan resimler,” dedi. “Boşu boşuna geldim. Gitti üç dolarcığım.”
Sayfa 31 - İletişim Yayınları
Sanat bir cehennem. Zanaatla mutlu olabilirsiniz ancak...
Sayfa 141Kitabı okudu
"Siktirin gidin. Yok size söyleşi möyleşi!"
Sayfa 134Kitabı okudu
Kitap okuma çılgınlığına son
Herkes her şeyi bir an önce tüketmek istiyor. Oysa bence bazı şeyler -bazı kitaplar- öyle birkaç saatte ya da birkaç günde bitirilecek şeyler değildir. Sizin kitaplarınız gibi. Her gün azar azar okunmalı. Okunanlar hazmedilmeli. Hissedilmeli.