“Ve bu sayfalarda çok kişi anlatılıyor, ama benim için yalnız bir kişidir anlatılan.” sözleri ile biten bir roman, ismi Rosa olan bir roman ..Biz mi seçiyoruz yolumuzu, yoksa kaderimiz mi belirliyor o yolu ?
Parelius gezgin bir öğrencidir , bambaşka bir amaçla bir yolculuğa çıkar ve Norveç’te bir liman kentine düşer yolu. O mu seçmiştir orada olmayı, kaderi mi belirlemiştir Rosa’yla tanışmayı? Rosa’ya ümitsiz bir aşkla bağlanan Parelius’un aşkı , bu utangaç gencin ruh dünyasından dökülüyor satırlara. Parelius bir yıllık zaman dilimini anlatırken küçük liman kentinin uğraşılarını , renkli insanlarını , o insanların mutlu olmak adına yaptıklarını da misafir ediyor ruhumuza. İnsanların mutluluk arayışları, ümitsiz aşk , pastoral tasvirler , yalın bir dil ve müthiş Behçet Necatigil çevirisi..Şiirsel bir anlatım Rosa.
Hamsun severlere duyurulur..Keyifli okumalar.