Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ruhu'l-Beyan Tefsiri - Cilt 1

İsmail Hakkı Bursevi

Sayfa Sayısına Göre Ruhu'l-Beyan Tefsiri - Cilt 1 Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Ruhu'l-Beyan Tefsiri - Cilt 1 sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Ruhu'l-Beyan Tefsiri - Cilt 1 kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Şimdi Kur'ân okumak istediğin zaman, önce o racîm olan şeytandan Allah'a sığın." (En-Nahl: 16/98)
Sayfa 23 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
أَعُوذُ بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّحِيمِ Racim olan Seytandan Allah'a sığınırım. Bil ki, eûzu ile başlamanın hikmeti, izin istemek ve kapıyı çalmaktır. Çünkü Meliklerden (devlet başkanlarından) herhangi bir melik'in kapısına gelen kişi, Melik'in izni olmadan kapıdan içeriye giremez. Böylece, Kur'an-ı kerimi okumak isteyen, Sevgiliye (Cenâb-ı Allah'a) münacâta girmek istiyor demektir. Bu kişi dil temizliğine muhtaçtır. Çünkü gerçekten dil, fuzûlî söz yâni, mâlâyânî ve bühtân ile kirlenir; İstiâze ile temizlenir.
Sayfa 23 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
Reklam
Zahirde şeytan ile murat edilen "İblis" ve aveneleridir. Denildi ki: "Şeytan kelimesi, insanları, tereddüde düşüren, doğru caddeden saptıran, azgın ve haddi aşan insan ve cinlerin hepsi için kullanılır." Cenâb-ı Allah, insan ve cin şeytanlarını şöyle beyan ettikleri gibi: وَكَذَلِكَ جَعَلْنَا لِكُلِّ نَبِي عَدُوًّا شَيَاطِينَ الإِنْسِ وَالْجِنِّ يُوحِي بَعْضُهُمْ إِلَى بَعْضٍ زُخْرُفَ الْقَوْلِ غُرُورًا وَلَوْ شَاءَ رَبُّكَ مَا فَعَلُوهُ فَذَرْهُمْ وَمَا يَفْتَرُونَ (112) "Ve böyle... Biz her peygambere insü cinn şeytanlarını düşman kılmışızdır. Bunlar aldatmak için birbirlerine lâfın yaldızlısını telkin eder dururlar. Eğer rabbin dilese idi, bunu yapmazlardı. O halde bırak şunları uydurdukları hurafat ile haşrolsunlar. " (En'âm: 6/112)
Sayfa 31 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
الرجيم "Racim olan şeytan," lanete uğradığı zaman melekler tarafından göklerden atılan, veya gökyüzünün (birinci kat semanın) alevli ateşleri ile uzaklaştırılıp atılan mânâsınadır. Bu (racim kelimesi) şeytanın kötü sıfatıdır. Şeytan için Kur'an-ı Kerimde bir çok kötü isim ve yerilmiş sıfatlar vardır. Onun bütün kötülüklerini kendisinde toplayan "Şeytan" (kelimesi)dir. Çünkü "şeytan" kelimesi, iblisin bütün cezalarını kendisinde toplar. Bunun için, iblisin kötü sıfat ve isimlerinin arasında istiāzede "şeytan" (kelimesi) başlamaya mahsus oldu.
Sayfa 31 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
"Ben Allah'dan korkuyorum," denilir ki, ben Allah'ın azabından ve gadabından korkuyorum, demektir. "Ben Allah'dan korkandan korkarım" demek; "ben Allah'dan korkanların beddularından korkuyorum," demektir. "Ben Allah'dan korkmayandan korkarım," demek; "Ben Allah'dan korkmayanların kötü işlerinden korkarım," demektir.
Sayfa 32 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
Hasan (Basrî) Hazretleri, şöyle buyurdu:
"Kim hakîkî bir şekilde şeytandan Allah'a sığınırsa, bu da huzuru kalble mümkündür; Cenâb-ı Allah, onunla şeytanın arasına üçyüz perde gerer; perdenin arası yerle gök arası gibidir."
Sayfa 33 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
Reklam
Şeytan ve Nefs-i Emmâre
Şeytan yeme ve içme sebebiyle Adem oğluna musallat olur. İnsan ikisini (yeme ve içmeyi) terk ettiği zaman, mide ve ferç şehvetini kestiği takdirde şeytan asla kendisine müdähele etme yolunu bulamaz. Şeytanı ıslah etmenin yolu kişinin midesine ve beline sahip olmasından geçer. Amma nefs-i emmâre'nin ıslahının yolu vardır. Nefs-i emmårenin islah yolu, beş vakit namazdır. Çünkü namazın farz olmasının sebebi nefsin ıslahıdır. Zirā namazda üç tabaka lezzet vardır. 1- Büyük Melik'in (Allah'ın) huzurunda el bağlamak, 2- Onun için rükü'a varmak, 3- Onun için secde etmek. Nefis, hudû', (boyun eğmek) huşû' ve tezellül (tevâzu) ile ıslah olur
Sayfa 35 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
Şeytân-ı Merîd
Nuh Aleyhisselâm, gemiden çıktığında, Şeytan aleyhilla'ne geldi. Nuh Aleyhisselâm, ona sordu: -"Ey Allah'ın düşmanı! Adem oğlunun hangi ahlâkı, sana ve senin askerlerine, onları dalâlete sokmanızda ve helâk'a götürmenizde en yardımcıdır." Şeytan: -"Biz Adem oğlunun, Şahih (aşırı cimri) haris (dünyaya düşkün), hasûd (kıskanç), cebbâr (zorba) ve acûl (aceleci) gördüğümüz zaman, ona bir kere dokunuruz. Bu ahlâklar birinde toplandığı zaman, biz onu "Şeytan merîd" diye isimlendiririz. Çünkü bu kötü ahlâklar, şeytanların reisinin ahlâkıdır.
Sayfa 35 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
"Bütün ilimler, ب harfinin içindedir."
Sayfa 40 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
Dua semanın anahtarıdır, o anahtarın dişleri ise helal lokmadır.
Sayfa 43 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
Reklam
Bil ki, rahmet, zāti sıfatlardandır. Hayrı yerine ulaştırmayı murat etmesi ve şerri defetmeyi istemesidir ارادة Allah'ın istemesi olmak) İråde de zătî sıfatlardan biridir. Eğer, Cenâb-ı Allah, bu sıfat ile mutassıf olmasaydı mahlukâtı yaratmazdı. Cenâb-ı Allah, mahlükatı yarattığından dolayı rahmetin zâti sıfatlardan olduğunu bilip, anladık. Çünkü yaratmak, mahlükata hayrı ulaştırmak ve adem (yokluk) şerrini onlardan defetmektir. Çünkü varlık bütünüyle hayırdır. Şeyh Kayseri Hazretleri, buyurdular. -"Bil ki, rahmet, ilâhî sıfatlardan bir sıfattır. Rahmet hakikatte birdir. Lakin rahmet, zatî ve sıfatı kısımlarına bölünür. Yani esmâ-i zât ve es- mâ-i sıfat olur. Bunlardan her biri umûmi ve hususi olur. Bu şekilde (rahmet, záti hâss, zâti âm; sıfatī hâss ve sıfati âm olmak üzere) dört oldu. Bu şekilde bunların bölünmesinden toplam yüz rahmet olur.
Sayfa 45 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
Allahı Rahmeti Efendimiz (s.a.v.) Hazretleri: "Allah, rahmetini yüz parçaya ayırdı. Doksan dokuz parçasını kendi katında tutdu, bir parçasını da yeryüzüne indirdi. Bu bir parça rahmetden hissedâr olması sebebiyle, mahlükat birbirlerine acır. Hatta at, yavrusuna dokunmasından korktuğu için (onu emzirirken) ayağının bir tırnağını yukarıya kaldırır." Hadis-i şerîfleriyle buna işaret ettiler.
Sayfa 46 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
Kim besmeleyi öğrenir ve söylerse, sanki Cenâb-ı Allah'ın bütün isimlerini zikretmiş gibi olur.
Sayfa 47 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
Şeyh Ahmed el-Bûnî', "Letäifü'l-işârât" kitabında, zikretti: "Vucūd agaci يسم الله الرَّحْمَنِ الرَّحِيم den dallandı, budaklandı. Bütün âlem geniş bir şekilde besmele ile kaaimdir. Kim besmeleyi çok zikrederse, süfli ve ulvi ålemlerde, Cenab-ı Allah, onu heybetle rızıklandırır."
Sayfa 48 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
"Kim yerden, üzerinde يسم الله الرَّحْمَنِ الرَّحِيم yazılı bir kağıdı, Allah'ına hürmeten ve saygısından dolayı kirlenmemesi için, yerden kaldırırsa, Cenâb-ı Allah'ın yanında sıddiklardan olur. Müşrik olsalar bile; anne ve babasından azab hafifletilir."
Sayfa 48 - Gül Kitap - 1. Cilt - Tercüme: Ömer Faruk Hilmi
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.