Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Sanatın Öyküsü

E. H. Gombrich

Sanatın Öyküsü Sözleri ve Alıntıları

Sanatın Öyküsü sözleri ve alıntılarını, Sanatın Öyküsü kitap alıntılarını, Sanatın Öyküsü en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Keşfedilecek yeni şeyler vardır her zaman.
Sayfa 36 - Remzi Kitabevi
Büyük sanat yapıtlarının tadına varılmasında, alışkanlıklarımızı ve ön­yargılarımızı aşmaktaki isteksizliğimizden daha büyük bir engel yoktur.
Sayfa 29 - Remzi Kitabevi
Reklam
"Sanat" diye bir şey yoktur aslında. Yalnızca sanatçılar vardır.
Sayfa 15 - Remzi Kitabevi
Aslında gördüğümüzü bildiğimizden hiçbir zaman tam olarak ayıramayız. Kör olarak doğan birisi, daha sonra gözü açılırsa, görmeyi öğrenmek zorundadır. Biraz dikkat edersek, görme olarak adlandırdığımız olayın, gördüklerimiz hakkındaki bilgilerimize göre şekillendirildiğini ve renklendirildiğini anlarız.
Orta Çağ terimi üzerine
İtalyanlar, uzak bir geçmişte, kendi topraklarının, Roma'nın önderliğinde, uygar dünyanın merkezi olduğunu; Roma'nın güç ve ününün ise, Alman kabileleri Gotların ve Vandalların ülkeyi işgal edip Roma imparatorluğu'nu parçalanmasından sonra sona erdiğini biliyorlardı. Diriliş fikri İtalyanların kafasındaki "Büyük Roma"nın yeniden doğuşu düşüncesi ile yakından ilgiliydi. Geriye baktıklarında gurur duydukları klasik çağ ile yeni tekrar doğuş çağı ortasındaki dönemin, sadece üzücü bir ara veriş, bir "Orta Dönem" olduğunu umuyorlardı. Böylece "Yeniden Doğuş " ya da "Rönesans" ortalarındaki dönemin adı da Ortaçağ olarak belirlendi. Bugün hâlâ bu terimi kullanıyoruz.
“Sanayi Devrimi, kaliteli za­naatkârlığın tüm geleneklerini yok etmeye başladı. El işçiliğinin yerini me­kanik üretim, atölyenin yerini fabrika alıyordu.”
Reklam
"Solaktı. Sağdan sola doğru yazmaya alışmıştı. Bu yüzden de onun yazıları yalnızca bir ayna yardımıyla okunabilir. Belki de, düşüncelerinin dine karşı olabileceği korkusuyla bulgularını yaymak istemiyordu."
Leonardo da Vinci; Bizim şimdi "modern" sanat diye adlandırdığımız şey, köklerini şu dürtüden alır: basmakalıp güzellikten farklı sonuçlara ulaşmak için, açık ve belirgin olandan kaçmak.
Tüm büyük sanatçıların kendi zamanlarında reddedildiği ve alaya alındığı gibi bir inanç hâkimdir günümüzde.
RAFFAELLO
Ne Leonardo'nun geniş bilgi ufkuna, ne de Michelangelo'nun gücüne sahipti. Ama bu iki dâhi de, sıradan insanlar için, ne yapacakları önceden kestirilemeyen, anlaşılamaz ve geçinilmesi zor insanlardı. Buna karşın Raffaello, etkili sanat koruyucularına kendini kolayca kabul ettirecek kadar yumuşak huyluydu. Dahası bu yaşlı ustalara ulaşıncaya dek çalışabilirdi ve çalışacaktı da.
Reklam
Öğrenmenin sonu yoktur sanatta. Keşfedilecek yeni şeyler vardır her zaman. Büyük yapıtlar, her önünde durduğumuzda, değişik görünürler.
Henüz üzerinde tartışmadığımız garip bir olay var: Bu da Yunanlı sanatçıların, yüzlere özel bir ifade vermekten kaçınmış olmaları. (...) Tabii ki V. yüzyıldaki Yunan heykel ve resimlerindeki başlar donuk ve boş bakışlı ifadesiz başlar değildir ama yüz çizgileri hiçbir zaman herhangi güçlü bir duyguyu ifade eder görünmezler, çünkü bu ustalar, yüz hatlarında yapılacak oyunların başın yalın güzelliğini bozacağını hissediyorlardı.
Baskının bulunuşunun düşünce alışverişini hızlandırması ve Reform hareketinin gerçekleşmesini sağlaması gibi, resimlerin basılması da İtalyan Rönesansı'nın Avrupa'nın öteki ülkelerindeki zaferini perçinledi. Bu durum, kuzeyde Ortaçağ sanatına son veren etkenlerden biri oldu.
"Sanat" diye bir şey yoktur aslında. Yalnızca sanatçılar vardır.
Sürrealistler, tamamen uyanık bir aklın, hiçbir zaman sanat üretemeyeceğini öne sürdüler. Onlara göre, akıl bize bilimi verebilirdi, ama sanatı verecek olan, yalnızca akıl dışı bir şey olabilirdi.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.