Siz insanlar eski kimliklere, eski yüzlere, maskelere tutunup duruyorsunuz hep, işleri bittikten çok sonra bile. Ama bazı şeyleri çöpe atmasını öğrenmeniz gerekiyor er geç.
Bir şeyin doğru olması için yaşanmış olması gerekmez ki. Hikayeler ve düşler, salt gerçekler toz ve küle dönüşüp unutulduktan sonra da baki kalacak gölge-doğrulardır.
Kaçımız gerek bunun için bilmiyorum. Ama bunu düşlememiz gerek. Ve şayet yeteri kadarımız düşlerse, düşlerimiz gerçek olur. Dünyayı düşler şekillendirir.
Bilgelik rüyalara dahil değildir, Kıvrak Yürüyen. Ama rüyalar her bir hayatın deneyimlerinin toplamına dahildir, ki bu da kıymeti olan tek bilgeliktir.