Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sanma ki Yalnızsın

Elif Şafak

En Eski Sanma ki Yalnızsın Sözleri ve Alıntıları

En Eski Sanma ki Yalnızsın sözleri ve alıntılarını, en eski Sanma ki Yalnızsın kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Sana kelimelerden kaleler yaptım. Hendekli, balkonlu, eflatun bayraklı, girişi saklı kocaman kaleler. Bir odasında bıraktım yüreğimi. Merasimsiz, habersiz, tantanasız ve beklentisiz usulca düşürüverdim elimden, olur da bulursan belki sevinirsin diye, öylesine."
Reklam
Çünkü sevmek yeni bir dil inşa etmek demek.İki kisilik bir dil.Çünkü aşkın olduğu yerde muhakkak kelam vardır, sessizlik değil.
Bir insanın kaç ayrı yüzü var? Kaç farklı kişilikten oluşmakta "ben" dediğimiz varlık? Her birimiz iyi kötü bir vitrin taşımaktayız göğüs kafesimizde. Durup durup yeniden düzenlediğimiz, özenle cilalayıp parlattığımız, başkalarına sergilediğimiz nice hallerimiz... Camın ardına, dışarıdan bakınca en kolay görünecek noktalara ya en güzel ya da albenili yanlarımızı koyuyoruz. Halbuki bu arada dükkânın içi karman çorman. Her şey var orada. Vitrindeki o nadide parıltı dışında. Rengârenk yamalı bir bohçadır ruhumuz.
Sayfa 55 - Doğan kitap
Empati
Empati, yani kendini bir başkasının yerine koyabilme yetisi. Empati, yani kibirden uzak durabilme gayreti. Sürekli kendini haklı, etrafı haksız; kendini güzel, âlemi çirkin zannetmeme becerisi.
Sayfa 96 - Doğan kitap
Yaralı ve önyargılı bir nazardır kadın bakış açısı. İster kendimizi, ister hemcinslerimizi inceleyelim, "kabahatler"i görürüz evvela ve ekseriya. Güzellikler ertelene ertelene kalır gene bir başka sonbahara. Nedendir bir türlü yetemeyişimiz, yetinemeyişimiz? Beklentilerimiz ve gerçekleştirdiklerimiz, mevcutlar ve olmasını arzu ettiklerimiz arasında kapanmayan bir mesafe durur;dipsiz bir kuyu açılır. Bundandır ikide bir boşluğa düşmemiz.
Sayfa 39 - Doğan KitapKitabı okudu
Reklam
Ne güzel uzaktan sevmenin rahatlığı, hafifliği, beklentisizliği. Herkesin ha bire birbirinin hayatı hakkında konuştuğu bu dünyada "biz" diye bir şey olmayınca, hakkımızda konuşacak bir şey de bulamıyorlar ya, ne güzel. Özgürlük işte! Sen özgürsün. Dilediğin zaman gidersin aklının estiği yöne. Tutsaksın bir o kadar. Mecbursun kendi sorumluluklarına, alışkanlıklarına, hayatına. Yapışmışsın kabuğuna. Hayalimdeki sen gerçek senden daha özgür aslında. Görsen, hayalimdeki seni kıskanırsın.
Sayfa 52 - Doğan KitapKitabı okudu
Masaru Emoto, Japon bir sanatçı. "Su damarlarına hayat veren fotoğrafçı" olarak biliniyor. Senelerdir farklı ülkelerden su kristallerini alıp dijital ortamda görüntülüyor. Sonra bunları karşılaştırıyor. Su kristallerine müzik dinletiyor mesela. Bach dinleyen bir damla ile heavy metal dinleyen damlanın enerjileri farklı oluyor. Ama daha ilginci, bazı su kristallerine sevgi dolu sözler dinletiyor; bazılarına da hakaret küfür içerikli laflar. İkinci gruptakilerin fotoğrafları çekildiğinde ekrana yansıyan enerji karman çorman, soğuk ve itici bir keşmekeş. Sevgi gören damlalar ise ahenkli ve dengeli bir bütün olarak beliriyor, ışıklı bir o kadar. Diyor ki sanatçı, şayet küfür bir su damlasına bu kadar zarar veriyorsa, yüzde 70'i su olan insana neler yaptığını düşünün. Yahut yüzde 70'i su olan dünyaya...
Sayfa 181 - Doğan kitap
İnanç olmadan dünya dönmüyor. Lakin pek çok şeyin olduğu gibi inancın da aşırısı, aşırıya kaçanı zarar. Güneşin olduğu yerde gölge, inancın olduğu yerde şüphe olmalı. İnsanın kendi doğrularından zaman zaman şüphe edebilmesi sağlıklı bir hal. Yoksa doğrularımız olur dogmalarımız.
Sayfa 67 - Doğan KitapKitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.