Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Saptırılmış Vasiyetler

Milan Kundera

En Eski Saptırılmış Vasiyetler Sözleri ve Alıntıları

En Eski Saptırılmış Vasiyetler sözleri ve alıntılarını, en eski Saptırılmış Vasiyetler kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Roman tarihinin Hegel’in insanlık dışı aklıyla hiçbir ilişkisi yoktur; ne önceden saptanmıştır, nede ilerleme düşüncesiyle özdeştir; tamamen insanidir, insanlar tarafından yapılmıştır, bazı insanlar tarafından oluşturulmuştur, tıpkı kimi zaman sıradan, daha sonra önceden kestirilemez biçimde davranan, kimi zaman dâhice, daha sonra da dehadan uzak işler yapan ve çoğu zaman eline geçen fırsatlardan yararlanamayan tek bir sanatçının gelişimi gibi… İnsanlık tarihinin insana ait olmamasına, insanın etkisini geçersizleştiren bir yabancı güç olarak kendini insana zorla kabul ettirmesine karşın, roman tarihi, ‘insanın özgürlüğünden, tam anlamıyla kişisel yaratılandan, seçimlerinden doğmuştur.
Sayfa 26
geleceğin hafızanın yükü altında çökmesine asla izin vermemeliyiz.
Reklam
Ahlâkî yargı
Ahlaki yargıyı askıya almak romanın ahlaksızlığı değildir, romanın ahlakıdır. Insanın hemen durmaksızın herkesi bütün dünyayı yargılamak gibi söküp atılamayan alışkanlığına karşı çıkan ahlak.
Bundan yirmi yıl önce Gabriel Garcia Marquez ile yaptığımız bir konuşmayı anımsıyorum. Marquez şöyle demişti: "Başka türlü yazılabileceğini bana gösteren Kafka'dır." Başka türlü yazmak yani: Gerçeğe benzerliğin sınırını aşarak. Ama gerçek dünyadan kaçmak için değil, fakat gerçekliği daha iyi kavramak için.
Yorum bozuntuları, sanat yapıtlarının canına işte böyle okur.
Sayfa 144Kitabı okudu
İzlanda'da hemen hemen hiç ağaç yok, olanlar da mezarlıklarda bulunuyor; sanki ağaçsız ölü olmazmış, ölüsüz ağaç olmazmış gibi.
Sayfa 254Kitabı okudu
Reklam
İnsan karanlıkta hiçbir şey göremez, kördür, yazgısına sahip değildir, özgür değildir.
Bu dünyanın bayağılıklarını, öteki dünyanın iyiliğini ve mutluluğunu sayıp dökerek, ölülerin yaşayanlardan daha mutlu olduklarını ileri sürerek onları uzdiliyle yüreklendirir.
Ama bir insan tanıyabilir mi kendini? Gizli düşünceleri kimliği için anahtar olabilir mi?
Mann şöyle der: “İnsanın ‘ben’i kendi bedensel ve fani sınırlarıyla sıkıca kuşatılmış, bu sınırların içine sıkı sıkıya kapatılmış mıdır? Kendisini oluşturan ögeler kendisinden önceki bir dış evrene ait değil midir?
Reklam
Tamamen anlamsız bazı şeylerin yazgımızı yönlendirdiği bilincine varmak insanı yıkar.
İnsan sonsuzluğu arzu eder, ama ancak taklidine sahip olabilir.
170 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.