Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sarkaç Gönderileri

Sarkaç kitaplarını, Sarkaç sözleri ve alıntılarını, Sarkaç yazarlarını, Sarkaç yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
GİTMESİN’den...
Her gün daha benziyorum kendime Yüzüm her gün bir başkası Kalbimde bin ülkenin kıyısı Soluğum dağ rüzgârında. (...)
Kuş Evleri
Kuş evleri olmalı evlerin dış duvarları Kanatlanmalı çocuklar dönüşünce. Dış evleri kış olsa da duvarı İç evinde yaz güneşi doğmalı Kuşları da ısıtır mutluluk. Çocuk odalarını geceye hazırlarken Düş kanadı koymalı kuş tüyünün altına Uyuyunca çocuklar perdeleri açmalı Sokağı da aydınlatır yüzlerdeki ışık. Gündüzleri gülebilen çocuklar Geceleri kuş anneleriyle uçar Evlerin duvarları kuş evleri olmalı.
Reklam
Lodos
Son parçasını giysimin Al, gökyüzüne savur Akıl ışık gibidir çıplak Ardından gelen yağmur. Denizin hırçın çocuğu Köpüklü atlarınla gel Önümde dur! Uzak adadan gelen şişeyi taşlara vur! Hazır ruhum yanıtlamaya mektupları. Ey iki anneli yaratık Suskunların soluğu Denizin yıkadığı lodos Toprağın kuruttuğu Getir bütün kıyılarını Göğsümde uyu.
Arka Kapaktan...
(...)Şiirde fazladan kullanılmış ya da yerine oturmamış bir sözcük varsa kendini hemen belli eder. Okuyucu bunu anlıyor da yazan anlamıyorsa, okuyucu yazandan daha çok şairdir diyebilirim. Çünkü şiir, şairden çıktıktan sonra okuyucuda süren, hatta onda gelişen bir metindir.
Arka Kapaktan...
Şiir, bir yazarın dil duyarlığını turnusol kağıdı gibi ortaya çıkarır. Aslında öykü ve roman da öyle.(...)
NE KALDI
Esti su ve sur eskidi, sûr kaldı Dün bitti, yarın durdu, bugün kaldı. Seven gitti, sevmeyen daha gitti. Doğru gitti, yanlış gitti, aşk kaldı. Bir gül vardı, rengi kokusu gitti Bin şiiri solduran ismi kaldı. Üzüm gitti, şarap gitti, câm kaldı Yaprağı gökte tutan bakış kaldı. İki soluk geçti Zaman içinden Ancak biri Tanrıyla tanış kaldı.
Reklam
GİDEN SEN
Adını koy bir yana uzaklaş… Ne kaldı sana elinden başka? Şimdi tut bir ağacı, okşa. Bak, bulut onca yüksekten Dala fısıldıyor yağmuru. Çek elini, gözünle dinle. At işini bir yana suya gir… Nehir senin içinde, zaman sensin Unut gözünü, ten ol, akarsın… Bırak karga anlatsın seni Bülbülle aynı sestir duyacağın Sen aslında sarmal bir deniz kulağısın. Sevdin mi bu işi? İyi, Üfle gitsin o zaman elindeki. Giden, sana geri gelendir belki, Unutunca anımsarsın.
SARKAÇ’dan...
(...) Denizin gezen düşüncesi rüzgâr yaşlı bir el gibi sırtımı sıvazlar Dalgalar sanki zaman; bir bırakır, bir tutar. (...)
Ekin
(Kızım Ekin’e) Işık, her yerde ışık Önünden gecenin, arkasında Düşün içinde beşik. Eşyanın dil eşiği Ruhun örtüsü renk Gülünce yüzünün pembeliği... Yer, martı tüyü kuşbakışı Su, solungaç, pul, balıkgözü Gök, aklın ilk tohumu, sonsuz yazı.
37 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.