Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Savaş ve Barış (2 Cilt Takım)

Lev Tolstoy

Savaş ve Barış (2 Cilt Takım) Gönderileri

Savaş ve Barış (2 Cilt Takım) kitaplarını, Savaş ve Barış (2 Cilt Takım) sözleri ve alıntılarını, Savaş ve Barış (2 Cilt Takım) yazarlarını, Savaş ve Barış (2 Cilt Takım) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Avrupa'nın bir düzine dili konuşan orduları Rusya'ya fırtına gibi dalmışlardı. Rus ordusu ve halk düşmanla karşılaşmamak için Smolensk'ten Borodino'ya kadar geri çekiliyordu. Fransız ordusu hızla ileriye doğru atılarak gittikçe artan bir süratle seferin hedefi Moskova'ya ilerliyordu.
Sayfa 325 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Tarih kanunlarını incelemek için, gözlediğimiz konuyu tamamen değiştirmeliyiz. Çarları, bakanları, generalleri rahat bırakmalı, aynı kaynaktan doğan, ama kitleleri yöneten sonsuz derecede küçük unsurları incelemeye başlamalıyız.
Sayfa 324 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Köylüler, baharın son günlerinde meşenin kabuğu çatladığı için soğuk rüzgarların esmeye başladığını söylerler ve gerçekten de her bahar, meşelerin kabukları çatlayınca soğuk bir rüzgar eser. Ama meşenin kabuğu çatlayıp yarılınca esen soğuk rüzgarın nedenini bilmemekle birlikte, köylülerin ileri sürdükleri soğuk rüzgarların çıktığı düşüncesini benimseyemem. Çünkü rüzgarın gücü, meşe kabuğunun etki alanının dışındadır.
Sayfa 324 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Tarihçiler, "Ama ne zaman fetihler olmuşsa fatihler de olmuştur; bir devlette devrimler yapıldığında devrimciler olmuştur, her seferin komutanı olur," diyorlar. İnsan aklı buna şöyle karşılık verir: " Gerçekten de ne zaman fatihler ortaya çıkmışsa savaşlar da olmuştur, ama bu savaşlara fatihlerin yol açtığını ve Savaş kanunlarının bir tek kişinin eylemlerinden çıkarılabileceğini ispatlamaz."
Sayfa 323 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
19. Yüzyıl Avrupa'sında ilk on beş yıl, milyonlarca insanın olağanüstü hareketleri ile dolu geçmiştir. İnsanlar olağan işlerini bırakıp, Avrupa'nın bir ucundan öteki ucuna akın ediyor, soygunculuk yapıyor, birbirlerini öldürüyor, zaferler kazanıyor, umutsuzluklara kapılıyor, tüm yaşantının akışı birkaç yıl içinde değişiyor, böylece önce gittikçe şiddetlenen, sonra yavaş yavaş zayıflayan büyük bir hareket meydana geliyordu. İnsanın aklınada şu soru düğümleniyor: Tüm bu hareketin nedeni neydi?
Sayfa 323 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Tarihte araştırma yapmanın birinci yolu, fert iradesine bağlı bir dizi sürekli olayı ele alıp bu olay dizisini diğerlerinden ayrı olarak incelemektir; oysa hiçbir tarihi olayın bir başlangıcı olamaz. Tarihi olay sürekli olarak bir başka olaydan çıkar.
Sayfa 322 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Yalnız o gün, ölülerle ya da sakatlanmış insanlarla dolu Savaş alanını dolaşırken (O insanların, bu duruma kendi iradesine bağlı olarak düştüklerini sanıyordu.) o insanlara bakarak, yalnız kendi kendini aldatıp bir Fransız'a karşılık beş Rus'un öldürüldüğünü hesaplayarak sevinmek için birtakım nedenler bulmakla yetiniyordu.
Sayfa 313 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Dünyadaki insanların yarısının göklere çıkardığı bu davranışları benimsemek, kabul etmek zorundaydı; bu yüzden de doğruluğu, iyiliği ve insanlıkla ilgisi olan her şeyi inkâr etmek zorundaydı.
Sayfa 313 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Napolyon, aceleyle Savaş alanından uzaklaşıp Şevardino Tepesi'ne döndü. Sararmış, kof, ağır vücuduyla açılır kapanır bir iskemleye oturmuştu, gözleri bulanık bakıyordu, burnu kızarmış, sesi kısılmıştı. Öylece oturuyor, elinde olmayarak, gözlerini kaldırmadan top seslerine kulak veriyordu. Kendi yüzünden meydana gelen, ama sona ermesi onun elinde olmayan bu işin bitmesini müthiş bir üzüntü içinde bekliyordu.
Sayfa 312 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Artık buna çarpışma denilemezdi. Sadece Rusları da Fransızları da hiçbir sonuca götüremeyen bir karşılıklı öldürme sürüp gidiyordu.
Sayfa 297 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Evet, tıpkı rüya gören bir insanın, üzerine gelen bir haydudu mahvetmek için son bir çabayla elini kaldırdığı ve ona vuracağı sırada elinin tüm gücünü yitirerek yumuşak bir bez parçası gibi aşağıya doğru sarktığını hissettiği anda, mahvolacağını anlayarak duyduğu müthiş korku gibi bir his içindeydi. Rusların Fransızların sol cenahına taarruz ettikleri haberi Napolyon'da böyle bir korku uyandırmıştı.
Sayfa 296 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
İleri karakolların ele geçirildiği haberine rağmen, Napolyon görüyordu ki bu seferki hiç de eskiden yapmış olduğu savaşlara benzemiyordu. İçinde uyanan bu duyguyu çevresinde bulunan tüm tecrübeli insanlar da duyuyorlardı. Tüm yüzler hüzünlüydü ve herkes gözlerini birbirinden kaçırıyordu.
Sayfa 295 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Bu insanlar verilen bir emri yerine getirmedikleri ya da kendi keyiflerine göre emir verdikleri için haklarında işlem yapılmasından korkmuyorlardı; çünkü savaşta ortaya atılan, insanın en değerli şeyi, kendi hayatıdır ve bazen kurtuluş geri çekilmekteymiş, bazen de ileri atılmaktaymış gibi görünür. Bu yüzden savaşın en civcivli yerinde olan tüm insanlar, içinde bulundukları ana uygun olarak davranıyorlardı.
Sayfa 291 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
Ustalık nedir biliyor musunuz Rapp? diye sordu. Ustalık, belirli bir anda, düşmandan daha güçlü olmaktır. İşte o kadar!
Sayfa 273 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
İlerlemiş bilime rağmen bu söz hâlâ geçerliliğini koruyor.
Vücudumuz bir hayat makinesidir. Bunun için organize edilmiştir. Bırakın yaşasın. Varsın o makine de kendi kendini savunsun. Bunu, onu ilaçlara boğarak yaptığınızdan çok daha iyi yapacaktır. Vücudumuz bir süre işlemesi gereken kusursuz bir saat gibidir.
Sayfa 272 - İletişim yayınlarıKitabı okuyor
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.