Başkalarında kıskandıklarımız, kendimiz için arzuladığımız şeylerdir ve hayal ettiğimiz hayat bizim hakkımızdır (Aristoteles, "Kıskançlık çömlekçiyi çömlekçiyle rekabete sokar," diye yazmıştı). Schadenfreude'nın verdiği yoğun neşe, onların sahip olup da bizde noksan kalan her şeyi bir anlığına telafi eder. Sonuç olarak bizi bir parça şenlendirir.