Semerkand Dergisi, Haziran sayısında "Niyetlerimiz ve İşlerimiz” başlıklı ayın konusuyla okuyucusu ile buluşuyor.
Cenâb-ı Hakk’ın emir ve yasaklarına uymak yalnızca zahirden ibaretmiş gibi görünse de aslında işin kalbe ait kısmı daha mühim. Öyle ki kalbin durumu yaptığımız işi ibadete de çevirebilir, felakete de. İşlerimizi bu şekilde dönüştüren kalp ameline niyet diyoruz.
Büyük bir Osmanlı âlimi olan Mustafa Cem’î rahmetullahi aleyh tarafından Osmanlı Türkçesine çevrilmiş İmam Birgivî rahmetullahi aleyhe ait "Burhânü’l-Müttakîn” adlı eserden uyarlayarak hazırladığımız yazı meseleye şu satırlarla dikkat çekiyor:
"İşler ancak dinin belirlediği ölçülere göre yapılan bir niyetle ibadet olur. Ve kişiye yaptığı amellerden ancak niyetle yaptığının menfaati vardır.
(…) Bütün mübahlar Allah rızası için yapıldığında ibadet, kötülük maksadıyla yapıldığında da günah olur.
(...) Niyet öyle bir sırdır ki onu Cenâb-ı Hak’tan gayri kimse bilemez. Amel zâhirdedir, riya karışma ihtimali vardır. Ama niyete riya karışma ihtimali yoktur. Onun için niyet amelden hayırlıdır.”
Başyazar Muhammed Mübarek Elhüseyni bu ay "Nebevî Eğitimin İzinde” başlıklı yazısında nebevî terbiye ve eğitimin Asr-ı Saadet’ten günümüze silsileler halinde nasıl ulaştığını anlatıyor. Mescid-i Nebevî ve içinde yer alan Suffe meclisinin İslâm tarihindeki yerine dikkat çekiyor. Burada yetişen sahabilerin gayretleriyle nice şehrin birer ilim ve hikmet merkezine dönüştüğüne değiniyor.
Semerkand Dergisi’nde ayrıca, Nejdet Aslan’ın "Müminin Kaygısı”, Sıtkı Çoban’ın "Kâfirûn Suresi”, Abdülkadir Alioğlu’nun "Şeytanın Kandırma Yolları”, Ali Yurtgezen’in "Sığınmacılara Bir Selâm”, Abdurrahman Mıhcıoğlu’nun "Dualar Kabul Oluyor mu?”, Atilla Pamirli’nin "Aldatmak Aldanmak”, Cemal Altundaloğlu’nun "Büyük Dönüşüm”, Akif Akgül’ün "Çınaraltı”, İbrahim Baran’ın "Öldüren Eğlence” başlıklı yazıları dikkat çekiyor.
