Sergüzeşt
Samipaşazade SezaiSergüzeşt Sözleri ve Alıntıları
Sergüzeşt sözleri ve alıntılarını, Sergüzeşt kitap alıntılarını, Sergüzeşt en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yüzüm siyah ise ruhumun da karanlık mı olması lazım gelir? Ben bir noksan vücut isem bir kalbe de sahip degil miyim?
Sayfa 100Kitabı okudu
İnsan hayatının hangi döneminde olursa olsun anneye karşı daima çocuktur.
Sayfa 83Kitabı okudu
Bence en gerçek ikbal, ruhun göründüğü iki güzel göz; en büyük servet, kalbin hissini gösteren gül renginde dudaklardan akseden tebessümdür. Güzellikten büyük asalet, kalp temizliğinden büyük servet mi olur?
Sayfa 51Kitabı okudu
Ağlamak, uğradığımız felaketlere karşı vücudumuzda kalan son kuvvetin bir feryadıdır.
Sayfa 21Kitabı okudu
Zavallı hafıza! Günden güne yaşlandığını hissettiğimiz vücutlarımız, şu toprak yığınının üzerinde sürekli ayakta kalmaya çalışır durur.
Sayfa 77 - Karaca YayınlarıKitabı okudu
Ağlamak, uğradığımız felaketlere karşı vücudumuzda kalan son kuvvetin bir feryadıdır.
Sayfa 39 - Karaca YayınlarıKitabı okudu
İnsan ne kadar yaşlı olursa olsun, hayatının hangi döneminde olursa olsun annesi karşısında he zaman çocuktur.
Sayfa 107 - Karaca YayınlarıKitabı okudu
“Niçin ağlıyorsun?” diye sordukça “Hiç ağlamak esirlerin en büyük hakkıdır.Biz o özgürlüğe sahibiz.” diyordu.
Sayfa 69Kitabı okudu
Yalnız dökülen gözyaşları acıdır.
Sayfa 85 - Karaca YayınlarıKitabı okudu
İnsan, derin bir hayal içinde kaybolup gittiği zaman kelimelerin tarif edemeyeceği ruha karşı şimşek gibi açıldığı anda biten bir tebessüm, sonsuz olmaya layık değil midir?
Sayfa 77 - Karaca YayınlarıKitabı okudu
Yalnız dökülen gözyaşları acıdır.
Sayfa 69Kitabı okudu
" Zavallı çocuklar! Sizin o minimini elleriniz, eski Asya vahşetinin kullandiğı ve birkaç asırdan beri insanlığın tahakümü altında inlediği esaret zincirini kırmak değil, belki kendiniz gibi küçük kuşları, güzel çiçekleri okşamak içindir."
Sayfa 27Kitabı yarım bıraktı
bak şu yıldızlar gecenin bu derin sessizliğinde nasıl da parlıyor. ta şu ufkun üzerinde, senin gönlüne bakan iki benzer yıldız, düşündüklerini zühre'ye söylemek için ufuklara doğru uzaklaşan iki beyaz güvercine benzemiyor mu? Bunlar güzel, hepsi güzel. fakat sen onlardan daha güzelsin...
ağlamak uğradığımız felaketlere karşı vücudumuzda kalan son kuvvet kalıntılarının bir çığlığıdır. ağlayamadığımız zamanlar, bizde o gücün de yok olduğu zamanlardır ki, onun yerine geçen etkili sessizlik, en şiddetli acının yarattığı gözyaşlarından daha yakıcıdır.
“Onlarınki kalp değil, olsa olsa emme basma bir kan tulumbasıydı.”