185O'li yıllardı. Viyana Hastanesi'nde doğum yapan her yüz kadından en az ellisi, lohusa Humması denen hastalıktan ölüyordu.
Hastanede görev yapan profesörlerin hemen hepsi, bu İşi ebelerin ve asistanların uğursuzluğuna bağlıyordu. Ancak Dr. Semmehveiss, onlarla aynı fikirde değildi. O, tıp öğrencilerinin ellerini hiç yıkamadan doğumhanelere girip çıktıklarını farketmiş ve kendi yönettiği bölümde, tüm doktor ve doktor adaylarının, ellerini kireçli su ile yıkamalarını istemişti.
Yirmisekiz yaşındaki Dr. Semmehveiss'in bu küçük isteği, kısa zamanda etkisini gösterdi. Ölüm oranları, çok çok aşağılara düştü.
Ancak hastanenin ileri gelenleri, Semmehveiss'in bu küçük değişikliğini hiç de hoş karşılamadılar. Onu hastaneden kovdular. Doktorluk yapmasına engel oldular. Bir doktora ellerini yıkamasını teklif etmenin, meslek onuru ile bağdaşamayacağını öne sürdüler.
Ve, günümüzden çok değil 150 yıl kadar önce, sadece ama sadece, doktorların ameliyatlara girmeden önce ellerini yıkamalarını tavsiye eden bu ileri görüşlü genç adam, 47 yaşında yalnızlıktan ve açlıktan çıldırarak hayata gözlerini yumdu...
Bu dizideki öyküler, aslında bir insanlık mirasıdır. Doğu'da Batı'da, geçmişte veya günümüzde yaşamış İnsanların bazen bizzat kendi hayat larından, bazen de düşünce ve hayal dünyalarından çıkıp gelen bu öykü ler, insanların dünyalarına dair paha biçilmez bir tecrübe ve deneyimler manzumesidir. Keyifle okuyacak, faydalanacak ve çok seveceksiniz...
