En Eski Silah Kaçakçılığı ve Terör kitaplarını, en eski Silah Kaçakçılığı ve Terör sözleri ve alıntılarını, en eski Silah Kaçakçılığı ve Terör yazarlarını, en eski Silah Kaçakçılığı ve Terör yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yazar Uğur Mumcu'nun benim okuduğum bu ilk kitabının konusu ( yüzlerce belgeyi tarayarak hazırlamış olduğu ) kitabın adından da anlaşılacağı üzere " Silah Kaçakcılığı ve Terör. "
İbrahim Telemen adlı bir silah kaçakcısının kuşkulu ölümü ve bağlantıları bir roman kurgusuyla ele alınıyor.
Belge ve kanıtlar ve usta kalem,ancak tavsiye eder, iyi okumalar dilerim.
" Yapılan saptamalara göre,bu toplu kaçakcılık çetesi 1966-1973 yılına kadar,ülkemize 27 milyon 602 bin çeşitli mermi,70 bin 731 çeşitli marka tabanca sokuyor..."
Telemen, mektubunun bir yerinde " gençlerin birbirlerini vurup öldürmekte kullandığı silahlar, yurda kaçak sokulanlardır. Kaçakçılar, bu pazarı önce körüklemekte, sonra sömürmekte gençlerin canı pahasına para kazanmaktadırlar.
1970 - 72 yılları arasında çeşitli anarşik eylemlerde kullanılan silahlar acaba, Telemen'in Türkiye'ye getirdiği silahlar mıdır? Bu konuda hiç olmazsa, birkaç balistik inceleme raporu var mı? Hayır onlar da yok...
Türkiyenin afyon üreticisi bir ülke olması uluslararası kaçakçılık olaylarındaki önemini arttırıyor. Türkiye, hem kendisi afyon üreticisidir, hem de Hindistan, Pakistan, İran gibi öteki afyon üreten ülkeleri Avrupa'ya bağlayan yol üzerindedir.
Bir silah kaçakçılığı olayının " ideolojik " yanı nasıl saptanacaktır? Kaçakçının siyasi görüşü ve ideolojisi yoktur. O, terör pazarında para kazanmaya çalışmaktadır. Bu yüzden kaçakçı ile terörist arasında " ideoloji beraberliği " hiçbir zaman kanıtlanamaz.
... Terörist eylemlerde kullanılan silahların çoğu yurt dışından geliyor. Gümrük kapıları ve kıyı şeritleri yeterince denetlenmiyor. Öyle ki bir kaçakçılık çetesi, yedi yılda 27 milyon mermiyi, 70 bin silahı rahatça yurda sokabiliyor.
Kitap İbrahim TELEMEN'in ihbar mektupları neticesinde ortaya çıkan kaçakçılık zincirini anlatıyor. Kimlerin hangi yollar ile ne kaçırdığı 60'lı yıllardan başlayarak 80 sonrasına kadar devam eden zincirin halkaları var kitapta. Ülkeye sokulan kaçak silah ve mermilerin 70 li yılların sağ sol ortamında iyi bir pazar elde ettiğini anlatıyor. Yalnız ben Uğur Mumcu'yu tarafsız,objektif bir yazar olarak biliyordum. Fakat kitapta her ne hikmetse 70 li yılların eylem olayları anlatılırken hep milliyetçi olayları anlatıyor. Sol eylemlere pek yer vermemiş. Oysa ki o dönem bir tek milliyetçiler silahlı eylem yapmadı sol militanlar da eylem yaptı. Birini görüp diğerini görmezden gelmek pek objektiflik işi değil.
Kitabı okuduğumda açıkçası yine Uğur Mumcu’nun yapmış olduğu gazeteciliğe hayranlığımı biraz daha zenginleştirdim diyebilirim. Ulaşmış olduğu belgeler, dosyalar ve bunları kaleme alıp anlatabilmek oldukça başarılı bir iş. Kitabın bittiği an eleştiri olarak bir şeylerin bulunmaması oldukça doğru bir gazetecilik yaptığını ispatlar nitelikte...