Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kayıp ve Zaman

Sinema ve Piskanaliz 2

Cem Tüzün

Sinema ve Piskanaliz 2 Gönderileri

Sinema ve Piskanaliz 2 kitaplarını, Sinema ve Piskanaliz 2 sözleri ve alıntılarını, Sinema ve Piskanaliz 2 yazarlarını, Sinema ve Piskanaliz 2 yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Bireyin kendi tarihini yeniden yazabilmek için zamanı geri döndürmek istemesi ve geçmişle uğraşması, geçmişte artık imkânsız olan ve ulaşılmaz olan bir şeyi şimdide gerçekleştirme çabasını temsil eder."
Sayfa 7
"Nedir gerçekten zaman? Eğer hiç kimse bana sormazsa ne olduğunu biliyorum; ama bir soran olur da açıklamaya kalkarsam, bilmiyorum."
Sayfa 123
Reklam
Rüyalar, rüya, rü,
"Rüyalar, bilinçdışı arzuları dışarıda tutan ve onları rüya biçimine dönüştüren veya rüya biçiminde gizleyen bir sansür gibi çalışır. Bu benliği korumak ve onu katlanabilir kılmak içindir." (Freud, 1900)
Sayfa 78 - Psike İstanbul Kitaplığı
Analiz seansını belirleyen çerçeve olarak zaman ilginç bir deneyim alanı sunar. Seansın başında analistle analizanın buluştuğu an, o kavuşma anı annesel bir zamana gönderme yapar niteliktedir. Seansın sonunda ise analistin seansın bittiğini duyurmasıyla birlikte babasal zamana tabi olunacaktır. Diğer yandan seans boyunca adeta zaman algısı ortadan kalkar; bir tür zamansızlık deneyimi yaşanır. Analizanın uygunanalitik atmosferde gerilemesiyle yaşanabilecek bu deneyimde bir yandan bilinçdışının ve çocuksunun zamansızlığı (Freud, 1915; Sabbadini, 1989) devrededir; kişi kendini her daim var olacakmış gibi, seans hiç bitmeyecekmiş gibi algılar; diğer yandansa, geçmiş, şimdi ve gelecek arasında bir köprü kurulur, şimdinin ışığında geçmiş sonradan anlamlandırılır.
Sayfa 124
Zaman açısından diğer önemli bir nokta ise, Angelopoulos'un deyişiyle "ölü zaman" dır. "Ölü zaman" film içindeki duraksamalar ve sessizliklerdir. Angelopoulos sinemada "ölü zaman" korkusu olduğundan söz eder ve yeterli hareket olmadığı takdirde karelerin kesildiğini vurgular. Oysa Angelopoulos açısından sessizlik diyalog kadar anlamlıdır ve bu nedenle uzun sekans çekimlerini tercih eder (O'Grady, 1990).
Sayfa 125
Diğer yandan Angelopoulos sineması kişisel bellekten ziyade kolektif tarihsel belleğe dayanır; zamanı aynı mekan içinde karıştırır, zamanı bir insana ait değil de kolektif bir anıya ilişkin bir geri dönüşle değiştirir. Böylece aynı çekimde, o kare içinde, örneğin dört ayrı tarihsel dönem yer alabilir.
Sayfa 127
Reklam
Freud'a (1900) göre rüyalarda nedensellik faktörü bir rüyadaki zamansal sekans aracılığıyla temsil edilir; bir imge başka bir imgeye dönüştürülür ya da bir sekansı, başka bir sekans izler. Angelopoulos'un filmlerinde de bu olgu dikkati çeker.
Sayfa 126