Sınırsız Zihin: Sınırları Aşarak Öğren, Yönet Ve Yaşa
Jo BoalerÖne Çıkan Sınırsız Zihin: Sınırları Aşarak Öğren, Yönet Ve Yaşa Gönderileri
Öne Çıkan Sınırsız Zihin: Sınırları Aşarak Öğren, Yönet Ve Yaşa kitaplarını, öne çıkan Sınırsız Zihin: Sınırları Aşarak Öğren, Yönet Ve Yaşa sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Sınırsız Zihin: Sınırları Aşarak Öğren, Yönet Ve Yaşa yazarlarını, öne çıkan Sınırsız Zihin: Sınırları Aşarak Öğren, Yönet Ve Yaşa yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İnanışlarımızı değiştirdiğimizde, bedenlerimiz ve beynimiz de fiziksel olarak değişir.
Sayfa 67Kitabı okudu
Başarıya ulaşamadığımız zamanlar da olur, bunda sorun yok, ama her zaman yolculuğa çıkmaya hazır olacağız.
Sayfa 178
Her sabah uyandığımızda beynimiz değişmiş olsa ne olurdu ?
Ne tepedeki ne de dipteki kişi olmak zorundasınız. İkisi de sinir bozucu.
Mücadele ettiğimiz ve hata yaptığımız zamanlar beyin büyümesi için en iyi zamandır.
Sayfa 45 - KüyKitabı okudu
Öğrencilerin, öğrenmekten vazgeçmesinin bir nedeni de, bir tek kendilerinin zorlandığını düşünmeleridir.
Sayfa 137
Pek çok insan, beyinlerinin matematik, bilim, sanat, İngilizce veya başka herhangi bir alan için uygun olmadığı yönündeki zararlı fikre sahiptir. Bir konuyu zor bulduklarında, çalışmayı mümkün kılmak için beyin alanlarını güçlendirmek yerine, doğru beyinle doğmadıklarına karar verip geçerler. Halbuki işin gerçeği, hiç kimse, belirli bir konu için ihtiyaç duyduğu beyinle doğmaz. Herkesin ihtiyaç duyduğu nöral yolakları geliştirmesi gerekir.
Sayfa 23 - KÜY, Beyoğlu, İstanbul, 4. Baskı, 2024.Kitabı okudu
Sınırsız, kilitsiz bir yaşam sürmenin ilk adımı, beynin sürekli olarak yeniden düzenlendiğini, büyüdüğünü ve değiştiğini bilmektir. Hayatımızda her yeni güne değişmiş bir beyinle uyanırız. Hayatımızın her anında beynimiz bağlantı kurma, yolakları güçlendirme ve yeni yolaklar oluşturma fırsatlarına sahiptir. Zorlu bir durumla karşı karşıya kaldığımızda, yeterince iyi olmama korkusundan dolayı kendimizi geri çekmek yerine, durumun beyin büyümesi için fırsatlar sunduğunu bilerek öne atılmamız gerekir. Beynimizin uyarlanabilirliğinin büyük etkilerini fark etmeye başladığımızda, aklımızı açmaya ve farklı yaşamaya başlayacağız.
Sayfa 44 - KÜY, Beyoğlu, İstanbul, 4. Baskı, 2024.Kitabı okudu
Geçmiş yaşandı ve değiştirilemez; sadece kabul edilebilir.
Sayfa 166
+1
Üç yaşından itibaren çocukların kendilerine zarar veren sabit bir zihinsel yapıyı benimsemelerinin arkasında, çok masum gibi görünen ve durmadan tekrar edilen bir kelime yatıyor. "Zeki" kelimesi. Ebeveynler çocukları özgüven geliştirsin diye onlara zeki deyip duruyor. Halbuki artık biliyoruz ki çocuğumuzu zeki diye övdüğümüz zaman, çocuğun ilk düşüncesi "Oh be, zekiymişim," oluyor, ama sonra zorluk yaşadığında, başarısız olduğunda veya herhangi bir şekilde işler yolunda gitmediğinde herkes gibi onlar da "Eyvah, ben zeki değilmişim ki," diye düşünüyor. Kendilerini sürekli bu sabit fikir üzerinden ölçer hale geliyorlar. Çocukları övmekte sakınca yok, fakat övgünün konusu onların eylemleri ve yaptıkları olmalı; şahısları değil.
Sayfa 16 - KÜY, Beyoğlu, İstanbul, 4. Baskı, 2024.Kitabı okudu
+1
Bazılarının otizm spektrumu gibi bazı açılardan engelleyici, fakat başka açılardan üretken olmalarını sağlayan beyin farklılıkları vardır. Aynı beyinlerle doğmayız ama "matematik beyni", "edebiyat beyni", "sanat beyni" veya "müzik beyni" diye bir şey yoktur. Hepimizin başarı için gereken beyin yolaklarını geliştirmesi gerekir. Yani hepimizin en üst düzeyde öğrenme ve başarı potansiyeli var
KÜY, Beyoğlu, İstanbul, 4. Baskı, 2024.Kitabı okudu
Artık sabit beyin döneminde değiliz; beyin büyüme çağındayız.
Sayfa 42Kitabı yarım bıraktı
Her gün her sabah, beyinlerimiz bir önceki güne göre çok farklı.
Özünde biz ışık ve bilgiden oluşuruz.
Matrix' e Hükmedin - Sayfa 15
Kişisel büyüme ve gelişme yolunda seçmenin en hayal kırıklığı yaratan yönlerinden biri, hayatınızdaki herkesin bu yolu seçmemesidir. Çevrenizdeki bazı insanların ayak uyduramadığını farketmeye
Sayfa 22Kitabı okudu
İnsanın bir bariyere takıldığında, yeni bir yaklaşım geliştirerek soruna yeni bir perspektiften bakması kendi avantajınadır. Bu çıkarım ne kadar mantıklı gelse de, birçoğumuz o bariyerlere takıldığımızda düşünce biçimimizde yenilikler ve düzenlemeler yapmayı başaramıyor, bunun yerine, engelleri aşamayacağımıza karar vermekle kalıyoruz. Ericsson birçok alanda insan performansı üzerine çalıştıktan sonra şu sonuca varmıştır: "İnsanın herhangi bir alanda değişmez bir sınıra ulaştığına dair kesin bir bulgu elde edildiği neredeyse görülmemiştir. Bulgularım gösteriyor ki insanlar daha ziyade pes edip kendilerini geliştirme çabasını bırakıyor."
Sayfa 14 - KÜY, Beyoğlu, İstanbul, 4. Baskı, 2024.Kitabı okudu