Şiraze(Vildan Karaca); sevdiği inandığı kişi tarafından gözünü bir bataklıkta genelevde açar
Onun gibi başka kadınlar da vardır hepsinin hikayesi farklı acıları ortaktır .
Yaşına rağmen dik, adetli haksızlığı kabul etmeyen kadınları koruyan biridir Şiraze.
Arada gittigi Pierre Loti'de Garip Baba ile tanışır ve onunla ettiği sohbetler bir
ŞİRAZE
Acılar içinde , sırları kalplerinde saklı kadınlar. İstedikleri tek şey , sadece bu adaletsiz dünyada İnsan gibi yaşamak...
Bu bir Istanbul efsanesi...
Ve bu şehrin gizemli hikayesi...
Efsanenin baş karakteri Vildan namı değer Şiraze Daha ilk doğduğunda hayata mağlup başlamıştı, annesini doğduğu gün kaybetmişti, onunda ölüm emri verilmişti
Gayet akıcı, kötülüklerden intikam alan bir karakter şiraze. Başkaldıran, mazluma yardım eden... okurken yer yer ağladım, bazen gururlandım. Kesinlikle tavsiye ederim. Keşke her mahallenin bir Şirazesi olsa. Ne kadar güzel olur. Ortalıkta kötü insan kalmazdı.
"Toplumda kayınvaliden gibi o kadar çok kadın var ki oğlum evlenince düzelir diye başka kızların da hayatlarını karartıp mahvediyorlar. Sen oğlunu adam edemezsen başkasının kızı senin oğlunu nasıl adam edecek?"
’Burada eğer bir kadın kahkaha atıyorsa kadere ince bir sitem göndermesinden acılarını ve dertlerini bastırmasındandı. Burada herkes yaralıdır ve herkesin acı bir hikayesi vardır..’’
Selamlar, birkaç gecedir bana eşlikçi #şiraze ile geldim.. Namı diğer Şiraze aslında Vildan Karaca İstanbul doğumlu öğretmen bir baba ve ev hanımı bir anneye sahip, liseyi bitirmiş üniversite sınavlarına hazırlanırken Altan dene bir adamla tanışması ve ona inanması. Bayıltılıp koluna yediği şırıngadan sonra günlerce kendine gelememiş hastane diye
"On dört yaşında bir Çocuk okula gider, hayaller kurup, şarkılar, şiirler söyler Çocuk yaşta bir çocuk evlendirilmez, hele ölümüne karar vermek gibi bir gaflete hiç düşülmez!''
Şiraze Bugün size Şiraze’nin hikayesinden bahsetmek istiyorum. Hiçbirimizin istemeyeceği türden bir hayatın içine doğan bir kadın Şiraze. Bu hayatı o seçmemiş; bu hayata itilmiş. 22 yıl önce soğuk bir kilerde başlıyor hikayesi; annesi ölürken Şiraze hayata gözlerini açıyor. Aslında onunda ölmesini istiyorlar ama alacak nefesi var ya – ya da çekecek çilesi- bir şekilde hayatta kalıyor işte. Minik kundağında bir cami avlusuna terkedilmişken bir aile tarafından evlat edibiliyor. Yıllar geçiyor, büyüyor, hepimiz gibi Şiraze de hayaller kuruyor; çok sevip güvendiği o adam tarafından kötü yola düşürüleceğini bilmeden. Çilesi orada da bitmiyor ne yazık ki. O yola itilen onlarca masum kadından yalnızca biri Şiraze. Oradan kurtulabilmek, kendine yeni bir sayfa açabilmek için büyük çaba sarf ediyor. Ona bu hayatı zehir edenlerden intikam almak isterken bir de hapse düşüyor… Ancak O yine de güneşli güzel günler göreceğine dair umudunu kaybetmemek için direniyor.
Hayatının kaleme alındığı bu eseri okuduğunda gözyaşlarına boğulan Şiraze bu satırları da okur mu bilmiyorum. Ama eğer okuyorsa ona uzun uzun sarılmak istediğimi bilmesini isterdim. Sevgili @denizustundağ Bey’in kaleminden dökülen bu gerçek hayat öyküsünü okurken gözyaşlarınızı tutamayacaksınız. Umarım Şiraze şimdi hayalini kurduğu hayatta en güzel mutlulukları yaşıyordur.
Kaleminize, yüreğinize sağlık Deniz Bey, diğer kitaplarınızı sabırsızlıkla bekliyorum.
"Rabbim bir hata yapıldığında kadın erkek ayrımı yapmıyor. Kadın hata yaptığında linç, erkek yaptığında alkışlanıyor. Kadına insan olarak bakılmıyor. "
Yani anlayacağınız olmaz dediğin ne varsa hepsi olur. Düşmem dersin düşersin, şaşmam dersin şaşarsın, öldüm der durur yine de yaşarsın. Hayat bu ya, insana ne sunacağını bilemezsiniz,"
.
.
"Sessizlik bir kadının en sesli çığlığıdır aslında ve bunu bir türlü görmeyen bir toplumda yaşıyoruz."
.
.
Temiz nedir biliyor musun; temiz
.
.
Kitabımızda baş karakterimiz kadın ve kadınlarımız. Zürafa sokakta çalışan hayat kadınlarımızı okuyoruz. Ama öyle aklınıza cinsellik gelmesin aksine hayat mücadelesi veren o bataklığa nasıl düştükleri,her birinin acılı hayatını okuyoruz. Ama en çok umutlarını asla yitirmemelerini.
.
Vildan,Mira,Sevda,Lale ve daha niceleri.. Hepsinin kaderi ayrı şuan yaşadıkları aynı hayat kadınlığı. Amaçları bir an önce bu bataklıktan kurtulmak. Zamanla teker teker bu istedikleri de oluyor bu kadınlar kurtuluyor ama sonrasında yaşananlar.. Vildan kurtulup tekrar ailesinin yanına gittiğinde kendisinin üvey evlat olduğunu öğrenir ve öncelikle bunu yapan dedesinden intikam alır. Hapse düşer çıktığında dedesinden ona yüklü miktarda mal be fabrika kalır ama olaylar burada da bitmez daha da karışır. Diğer akrabaları ortak olmak istemez hep pis işler yaparlar. Vildan da artık ekibini kurmuş herkese kafa tutar ve herkesin cezasını keser oh iyi de yapar. Tabi olaylar böyle de bitmez üvey babası hakkında çok farklı bilgiler öğrenir ve bu durum onun bambaşka bir ortama girmesine neden olur ve sular asla durulmaz.
.
Kitap kalın olmasına rağmen ben soluksuz okudum , şiddet kısımları biraz fazla gelebilir ama ben oh ellerine sağlık diye diye okudum. Küçücük bir kız çocuğuna tecavüz edilirken kimsenin içi acımıyor da bunu yapanlara işkence edilmesi mi içimi yakacak beter olsunlar. Keşke Vildan gibi kadınlar olsa o zaman bu kadar pislik olmaz belki … Kadının gücünü,yapabileceklerini ,sevgisini okumak isteyenlere şiddetle tavsiyemdir
ŞİRAZE
"Ben gecelerin isyanı,masumların ahına karışan rüzgarı Şirazeyim."
Herkese Merhabalar...
Sizlere harika bir kitap ile geldim.
Kitabımız altı yüz sayfa üstü ama iki gün gibi kısacık bir sürede bitti.
Yani öyle de akıcı öyle de güzeldi.
Yazarımızın bir erkek olması ama kadın duygularına,hislerine ve hareketlerine muntazam şekilde