Köylü değildi, çünkü bilirim, köylüler böyle dik duramazlar. Bana sırtı dönüktü. Hatice Hanım'ın onu kucakladığını, öptüğünü, sarıldıklarını gördüm. Bütün hızla yaklaştım. Bu geniş omuzları, bu dik duruşu tanıyordum. Seslendim. "Sabit?" Birden adam hızla bana döndü. Mavi gözleriyle karşılaştım. "Eyvallah Sarı Ağam" dedi, " Fakir hâlâ Sabittir."