Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Sözden Kalanlar

Y. Hakan Erdem

En Yeni Sözden Kalanlar Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Sözden Kalanlar sözleri ve alıntılarını, en yeni Sözden Kalanlar kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
tarihçilik bir nevi hamallık görüyorum, mesela siyaset bilimci arkadaşlar bir konuyu çalıştıktan sonra “çalıştım bitti” diyerek o konuya ait kitapları, makaleleri kapının önüne, kağıt çöpüne koyuyor biz öyle değiliz ki, biz, çöpten bulduğumuzu topluyoruz tarihçilik biriktirmekle ilgili bir şey, çünkü ne zaman lazım olacağını bilemezsiniz
Sayfa 400Kitabı okudu
neredeyse 20 sene önce israil’de bir üniversitede ders verdim ziyaretçi hoca olarak gitmiştim etrafı dolaştırırken kütüphaneye de götürdüler kütüphaneci, çoğunlukla olduğu gibi yardımsever bir adam biraz utana sıkıla “siz şimdi istanbul’dan geliyorsunuz” dedi o sırada boğaziçi üniversitesi’ndeydim “biz burada biraz mahrumiyet yaşıyoruz, israil’in en büyük üniversitesi de değiliz, az kitabımız var ama burada bulamadığınız kitapları bir hafta içinde temin ederim” “kaç kitabınız var?” dedim “4 milyon” dedi bundan mahcubiyet duyuyor ve dahası, bir imparatorluk merkezinden geliyoruz ya, çöl ortasındaki bir kütüphane 4 milyon toparlamışsa bizim herhalde 15 milyon kitabımız olması lazım diye düşünüyor ama yok maalesef
Sayfa 399Kitabı okudu
Reklam
diğer konularda okuduğumda çabuk sıkılırdım ama tarihte bir sonsuzluk ve ne de olsa bir kesinlikle bilinemezlik unsuru var okunan her tarih kitabı bir yaklaşım sunuyor size “böyle olmuş olabilir!” diyorsunuz
Sayfa 395Kitabı okudu
eskiden topkapı sarayı’nın haremi yok; harem eski sarayda var ancak kanuni sultan süleyman’ın saltanatında harem topkapı’ya taşınıyor yani hürrem zamanında bir harem var ve gittikçe her sultan bir tarafını inşa ederek burayı büyütüyor
Sayfa 246Kitabı okudu
cumhuriyet modernleşmesi osmanlı modernleşmesinin doğrudan devamıdır kurumsal açıdan bakarsak, ordu, anayasa, kanunlar, mahkemeler, danıştay ve yargıtay, ilkokuldan üniversiteye okullar, parlamento, siyasi partiler, hep osmanlı modernleşmesinin ürünüdür
Sayfa 214Kitabı okudu
montrö 20 yıl süre için yapılmış bir anlaşma idi imzalayan her ülke şu an bile “anlaşmanın feshini istiyorum” müracaatını yapabilir 5 senede bir değişiklik talebi isteyebilirsiniz çünkü tüm tarafların işine geliyor 28. maddeye göre montrö’yü feshederseniz bu işi yeniden konuşacak konferansı toplanır montrö’nün devamının en çok yaradığı ülke rusya’dır türkiye eğer çok büyük bir mesele çıkartmak istiyorsa çıkartabilir “feshedilmesini istiyorum” der yeni konferansta konuşalım der ve al başına belayı...
Sayfa 207Kitabı okudu
Reklam
resmiyetin ürettiği ve öğrenilmesini sağladığı tarihe, resmi tarih resmiyetin yazdığı tarihe karşı çıkan ve tarihi olaylar hakkında alternatif açıklamalar getiren tarihe, alternatif tarih akademik-bilimsel tarihçilerin yazdıklarını geniş kitleler için ulaşılabilir kılan tarihe de, popüler tarih diyebiliriz bence önemli olan bunların böyle işlevsel bir şekilde birbirinden ayrılmaları değil bilimsel tarihten ne kadar ayrıldıkları, akademik tarihten ne kadar uzağa düştükleridir
Sayfa 193Kitabı okudu
:D
- anlattıkları arasında hiç mi doğru yok? + kendi adı ve soyadı doğru
Sayfa 185Kitabı okudu
kanuni dizisinde kanuni’yi oynayan kişi bir padişah gibi konuşmuyor, padişah nasıldır en küçük bir fikri yok, hiç etüt etmemiş hiç çalışmamış yani hürrem’e iltifat etmek gerektiği zaman ona “seni ballara fındıklara katar yerim” diyor bunu bir külhanbeyi ağzı ile söylüyor ki, kavga çıkması lazım, laf atar gibi, tudors’ta böyle göze batan şeyler yok
Sayfa 160Kitabı okudu
padişahlar nasıl yaşarlardı? çok hareketli yaşarlardı, sabah topkapı sarayı’ndan çıkarlar, ya ata binerler, ya da üzengi ağalarıyla çayıra giderler orada pehlivan güreşirdi veya padişah kendisi ok atardı avlanırdı, yani fiziki olarak sporlar yaparlardı sonra saraya dönerken, boğazda kız kardeşinde bir kahve içebilirdi ya da kayığıyla saraya gelirdi tebdili kıyafet dolaşır, mesela üretim nasıl yapılıyor diye ansızın tersaneye gidebilirdi kimi avlanmayı severdi, kimi de sanatla uğraşmayı, kitap okumayı, şiir yazmayı severdi…
Sayfa 128Kitabı okudu
Reklam
bakıyorum da aklı başında insanları konuşturmuyor bu toplum söyleyecek lafını ağzına tıkıyor “toparlayın efendim, üç dakikanız var” diyor
osmanlılar ne melaikedir, ne evliyadır bizim gibi insanlardır, hataları vardır, sevapları vardır, o kadar böyle sağlıklı bir şekilde bakmak yerine bir grup “ecdadımız hiç kötü bir şey yapmaz” diyerek onları yüceltirken, başka bir grup yerin dibine sokmaya çalışıyor
mekke şerifi ayaklanırken, mısır olduğu gibi osmanlı taraftarıdır mısır basınının savaş sırasında ne kadar osmanlı taraftarı olduğunu öğrenmek için incelemek lazım bütün suriye, ırak, filistin 1918’e kadar osmanlı yanında yer almıştır o halde hangi araplar bizi sırtımızdan hançerledi?
adam oturmuş, osmanlı’ya sığınan mülteciler üzerine bir çalışma yapmış, beri tarafta diğeri “ben şimdi bunu niye okuyayım ki?” diyor ama konu şöyle olsaydı; “osmanlı’ya sığınan dönmeler ülke içinde nerelere geldi?”, bu tonda yazılmış olsaydı, o zaman okurdu insanlar işte bu tonda yazılmış eserler maalesef ciddi araştırmaların önünü kesiyor
bir tane kadın vakanüvis yok osmanlı devleti resmi olarak bir tane bile kadın vakanüvis atamamış mesela belki bir kadın gözüyle tarih yazılmış olsaydı; naima efendinin göremediği başka şeyleri görecekti o
71 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.