Şu Psikanaliz Sanatı: Görülmemiş Rüyaları Görmek, Kesintiye Uğramış Çığlıkları Duymak
Thomas H. OgdenŞu Psikanaliz Sanatı: Görülmemiş Rüyaları Görmek, Kesintiye Uğramış Çığlıkları Duymak Sözleri ve Alıntıları
Şu Psikanaliz Sanatı: Görülmemiş Rüyaları Görmek, Kesintiye Uğramış Çığlıkları Duymak sözleri ve alıntılarını, Şu Psikanaliz Sanatı: Görülmemiş Rüyaları Görmek, Kesintiye Uğramış Çığlıkları Duymak kitap alıntılarını, Şu Psikanaliz Sanatı: Görülmemiş Rüyaları Görmek, Kesintiye Uğramış Çığlıkları Duymak en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Analitik pratiğin hepsinden daha fazla kıymet verdiğim bir ilkesi varsa o da insanın psikanalizi her bir hastası için yeniden keşfetmesi gerektiği fikridir.
Freud;
Melankoli bir narsisizm hastalığıdır. Melankolinin gerekli bir "ön koşulu" (1914b, s. 249) erken narsisist gelişimdeki bir bozukluktur. Melankolik hasta, bebeklik ve çocuklukta narsisizmden nesne sevgisine başarılı bir biçimde geçememiştir. Bu nedenle melankolik, nesne kaybı ya da hayal kırıklığı karşısında yas tutma yetisinden yoksundur.
Sayfa 62Kitabı okudu
Önsöz
İnsan, psikanalizi her bir hastası için yeniden keşfeder.
Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Duygusal açıdan var olmak, bana göre, kişinin kendi deneyiminin rüyasını görme, kendisini rüyayla var etme yetisinin artmasıyla eş anlamlıdır.
Sayfa 27Kitabı okudu
“Bir insan bir psikanaliste kendisi için bilinmez olan bir duygusal acı içinde olduğundan başvurur; ya bu acının rüyasını görememekte (yani bilinçdışı ruhsal çalışmasını gerçekleştirememekte) ya da rüyasından onu kesintiye uğratacak denli rahatsız olmaktadır. Birey duygusal deneyiminin rüyasını göremediği nispette değişemez, büyüyemez ya da olduğu kişiden başka biri olamaz.”
Melankolide, benlik nesnenin parıltısı yüzünden değil, "nesnenin gölgesi" yüzünden (daha karanlık bir) değişime uğramıştır.
Sayfa 59Kitabı okudu
Ayrıca Malin, Winnicott ve Klein'ın görüşlerinin nerede bitip Ogden'ın görüşlerinin nerede başladığını anlayamamaktan yakınmıştır (Malin, 1989). Ogden cevap olarak bunun "alabileceği en büyük iltifat" olduğunu söylemiştir (Cooper, 2006, s. 420).
Sayfa 5Kitabı okudu
Bion'a göre, analistin analizde yaşadığı duygusal deneyime yakın bir duygusal deneyimi anlatma değil, yaratma çabasıdır.
Sayfa 110 - Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Belirli bir psikanaliz "ekol"üne bağlı bir analistin yaptığı yorumlar, çoğunlukla hastaya değil, analistin kendisine (onun iç ve dış nesnelerine) hitap etmektedir.
Sayfa 31Kitabı okudu
“Analitik diyaloğun ideal bir biçimi yoktur.”
Alfa işlevinin yetersizliği hastanın rüya görememesi ve bu nedenle uyuyamaması anlamına gelir. [Mademki] alfa işlevi, duygusal deneyime ait duyu izlenimlerini bilinç [-li düşünce] ve rüya düşüncesi için elverişli hâle getirmektedir, rüya göremeyen hasta uykuya dalamıyor ve uyanamıyordur. Klinik olarak, psikotik hasta sanki tam olarak da bu durumdaymış gibi davrandığında görülen tuhaf durum da bu yüzdendir (1962, s. 6-7).
Sayfa 21Kitabı okudu
İyi bir rüyanın zıttı bir kâbus değil, görülemeyen bir rüyadır: Bir rüya hâline gelebilecek şey, ne hayalin ne de gerçekliğin, ne unutmanın ne de hatır lamanın, ne uyumanın ne de uyanmanın olduğu sahipsiz topraklarda zamansızca askıya alınmıştır.
Sayfa 80 - Bilgi Üniversitesi YayınlarıKitabı okudu
Freud’a göre, melankoliğin kaybedilen/terk edilen nesne ile bilinçdışı özdeşleşimi düşüncesi melankoli için “klinik resmin anahtarı”ydı.
“Bilinçdışı, bir kehanet değil, bir içkinliktir.”