Koridorlarda bir fısıltı, acaba beklenilen çıkışın müjdecisi midir diye bütün kulakları mıknatıslaştırır. Şişirilen balonlar, ümidin parçalanışı gibi söner, biter. Vakit geçer, işgal giderek yerleşir. Suskun yüzler bir birini suçlar. Başlar öne eğilir; çaresizlik teslimiyetçiliğin mukaddimesi olur... Ve, bir millet tükenir.