Şurik, 1950'lerin başında casusluk suçundan SSCB'de tutuklanan İngiliz vatandaşı Alexander Bayliss'in öyküsüdür. İngiliz hükümetinin ölü olarak kabul ettiği Bayliss, 20 yıl çalışma kampında yaşamını sürdürmek zorunda kalır. 1970'lerde serbest bırakıldıktan sonra Batı'ya geri dönmek için hiçbir nedeninin kalmadığını fark eder; artık, doğum yeri dışında her şeyiyle tam bir Rus'tur o. Kamptaki en iyi arkadaşı Kiril'in köyüne gider. Kiril'in kızı ve damadı, yeni adıyla Şurik'e kucak açarlar... Öykü, Rusya'da komünizmin tarihe karıştığı bir sırada başlar ve artık 80 yaşında olan Şurik'in kampta geçirdiği acı dolu yıllara ve köydeki mutlu yaşamına uzanarak devam eder