Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat kitaplarını, Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat sözleri ve alıntılarını, Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat yazarlarını, Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
arka yazısı;taaşşuk-ı Talat ve Fitnat, Tanzimat edebiyatının birçok türünde eserler vermiş yazarları ndan Şemsettin Sami tarafından kaleme alınmıştır.acıklı bir aşk hikayesini içeren bu eser Türk romanının ilk örneklerinden biridir.romanda daha sonraları da sıklıkla işlenen kadın eğitimi ve görmeden evlenme ile bunun doğurduğu acıklı sonuçlar en belirgin temalarıdır.
edebiyat hocamızın yapacağı sınav için almıştım ama ben de okumak istiyordum.çok güzel bir romandı,bazı kelimeler ne kadar bize yabancı olsa da genel olarak iyiydi.bazı nedenlerle yarım bırakmıştım ama devam edip bitirmek istedim.cok güzeldi.
bir defa yüzüme bakmadın.bir lakırdı söylemedin.insanf,insaf!ben seni bu kadar seviyorum.senin muhabbetinden deli-divane olacağım da,sen benden nefret ediyorsun.yüzüme bakmaya tenezzül etmiyorsun.
çünkü insanın bir derdi olduğu vakitte güya dermanını,çaresini bulacak gibi her kime ki karşısında tesadüf eder ise hepsine derdini söylemek ister.söyleyecek adam bulmadığı takdirde de kendi kendine yahut taşlara,duvarlara söylemeye mecbur olur.
kızıma efendi aramam.kızımı evlendirmek,kendisine bir eş bulmak isterim.öyle istediği vakit almak,istediği vakit kovmak isteyen adamlara esir edecek kızım yoktur.
Bugüne kadar okumadığım için ayrı dün başlayıp bugün bir solukta bitirdiğim için ayrı pişman olduğum kitap olarak hafızamda ve kitaplığımda yer alacak bir kitap oldu.
Bahtsız iki gencin hikâyesi olarak gözüksede sonunda talihli kimsenin olmadığı anlaşılıyor. Karmakarışık olaylar o kadar sade bir dil ve o kadar etkileyici anlatılmış ki sanki yaşamışcasına tepki verdim.
Saf sevginin ve aşkın naifliği, tatlılığı, mücadelesi harika bir şekilde anlatılmış. Sürekli bir gelişme sürekli bir ümit ve sürekli bir hayal içerisinde akıp giden harika bir kitaptı.
Fitnat Hanım bu "biraderime" lafzını işittiği gibi ansızın yüzünün rengi değişir ve elinde olmaksızın "biraderine, biraderine" diye bu lafzı iki üç defa bir titrer sesle söyler.
Talât Bey Fitnat Hanımın bu hâline şaşar. "Erkek olduğumu anlamış olmasın" diye korkar. Rengi sapsarı olur. Fitnat Hanımdan daha bir şey işiteyim diye Fitnat'ın yüzüne sıkı sıkı bakar. Fitnat Hanım ise o bir dakikada Talat'ın bu sıkı sıkı bakışına ve renginin değişmesine ne mana verse iyi? "Biraderini sevdiğimi şu bana gelen hâlden anladı da kıskandı."