Gulam Hüseyin’ in Tahire isimli aşkına, uzunca bir süre hiç karşılık almadan yazdığı mektuplar. Mektuplardan anladığımız kadarı ile, bir süre sonra karşılıklı yazışmalar da olmuş. Hiçbir şekilde kavuşamadıkları söyleniyor. Gulam Hüseyin korkunç bir aşk acısı ile kıvranmış yıllarca. İtiraf etmeliyim ki, belki daha çok çeviri bir eser olması nedeni ile, Ahmed Arif’in Leyla Erbil’e yazdıkları ile boy ölçüşemez.
Fırsatını bulduğum her an yazıyorum. Yazmak ne kadar hoş ve tatlı. Rahatlıyorum ve hafifliyorum. Yalnızlığın şiddetinde beni sadece yazmak rahatlatıyor.
Bu sana yazdığım üçüncü mektubum. Yaşadığım sürece de yazacağım. Eğer gücüm yeterse kabrimde de rahat durmaz mektup yazarım. Eğer elimden gelirse, cansız ve karıncaların yediği iskeletim ölümsüz aşkım için göz yaşı dökecek.