Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Yeryüzünün en büyük dâhilerinin yolu en az bir kere akıl hastanesinden geçmiştir,fakat tarih onların kahramanlıklarını yazar nereden geldiklerini değil..."
Eğer birisini koşulsuz seversen, art niyetsiz, saf, hatta zamansız - mekansız, annen gibi, evladın gibi... Hiç kuşkun olmasın, bir gün sevgin, sevdiğini koluna takar sana getirir.
Sayfa 158Kitabı okudu
Reklam
Koşulsuz Sevgi
Evlenip çoluk çocuğa karışmak, toprağa tohum salıp yeşilliğe karışmaktan farklıdır tabii. Ya da basit ifadeyle çocuk yetiştirmek tarlada patates yetiştirmek değildir. Her ne kadar basit bir dilek ve arzu cümlesi gibi dursa da çoluk çocuğa karışmanın yükü gerçekten ağırdır. Evlilik, doğmamış çocukların da kaderini belirler. Evlilik için verilen karar aslında doğmamış çocuklar için de verilen bir karardır. Sorumluluk bu kararla başlar ve sürer çünkü dünyaya gelen çocukla beraber özen, sevgi ve emek vakti geldi demektir. Öyle ki, iyiyi, güzeli, mükemmeli sevmek zor iş değildir oysa tersi bir durumda örneğin evlat kötü bir genetiğin pençesinde dünyaya geldiği durumlarda da sevebilecek, şefkat gösterebilecek yürek ister, şansa, kadere lanet okuyan değil sessizce kabullenecek, bağrına basacak mantık ister. Çocuğu kötü bir genin hışmından, kalpten bir sevginin kurtarabileceğini bilmeyen çok insan var yeryüzünde....
"Yeryüzünün en büyük dâhilerinin yolu en az bir kere akıl hastanesinden geçmiştir fakat tarih onların kahramanlıklarını yazar, nereden geldiklerini değil..."
"Herkesin bir gideni vardır, içinden bir türlü uğurlayamadığı..." demiş T. Uyar. Arkadaşlar, dostlar, akrabalar, sevgililer... gidiyor tabii. Zaman öğütüyor ilişkileri. Olgun bir beyinle, kalender bir yürek kaldı zannediyorsun geride, oysa gün geliyor anlıyorsun ki gidenlerden birisi sessizce kapatmış gönül kapını. Ve sen ilişkilerini, dostluklarını farkında olmadan yalnızca aklınla yaşamaya başlamışsın. Anlayamadığın ise, aslında bütün değilsin artık, yarım kalmışsın, eksiğe düşmüşsün, kusura bakma ama biraz da kalpsiz olmuşsun.
Hayat bu, çok köşeli, seçim yapma becerisi gösteremiyorsan köşeler yokuş yollara çeviriyor yönünü...
Sayfa 139Kitabı okudu
Reklam
"Lotus, bataklıkta çamur içinde büyümesine rağmen tertemiz ve saf kalmayı başaran yegâne bitki türüdür. Yalnız bu değil, diğer bitkilerden daha başka inanılmaz ayrıcalıkları vardır, örneğin bitkilerin pek çoğu önce çiçek açıp çiçeklerini döktükten sonra meyve verirken, lotus meyvesi olgunken çiçek açar. Bu nedenle lotus geçmişin, şimdinin ve geleceğin bir aradalığının ifadesi olarak kabul edilir. Lotus tanrısal bir simgedir. Bir de tay çiçeği vardır. Biçim olarak lotusun aynısıdır. Bununla beraber rengi lotus gibi beyaz değil, insan teni olan kahve-pembe karışımıdır, çamurda değil taş aralarında yetişir ve lotus kadar büyük ve gösterişli değildir. Taş çiçeği, tanrısal lotusun beşeri yansımasıdır. Bir taş çiçeği tohumu bir lotus bataklığına düşerse lotusa dönüşür. Bu yüzden taş çiçeğiyle lotusun yetişme alanları birbi rine çok uzaktır ve bir taş çiçeği tohumunun bir lotus bataklığına düşmesi çok zordur fakat imkânsız değildir. Ne demek istediğimi anlayabildiniz mi Bayan Sagemuhl?"
Sayfa 215Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.