Tarihe Tanıklık Edenler Sözleri ve Alıntıları
Tarihe Tanıklık Edenler sözleri ve alıntılarını, Tarihe Tanıklık Edenler kitap alıntılarını, Tarihe Tanıklık Edenler en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
(...)Bu bir tarihî kaderdir. Çünkü kahramanlar inkâr edilir. Kahramanlar çile çeker.*
Sayfa 253 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997. *Şevket Süreyya Aydemir
(...)Atatürk 1923'te angaje oldu Hatay'a. Adana'da. Ben bizzat yanındaydım. Hataylı bir kız şiir söyledi Atatürk'e karşı. Ve "Paşam bizi de kurtarın" dedi. İzmir'den sonra Adana'ya geldiği zaman, Lozan'dan evvel. Atatürk o meşhur sözü orada söylemiştir: "Kırk asırlık Türk yurdu düşman istilâsı altında kalamaz" diye orada söylemiştir bu sözünü ve 1923'te angaje olmuştur Hatay'a.*
Çağdaş Yay.: Şubat-1997. *Uluğ İğdemir
İsmet Paşa büyük adam olmakla beraber, bin yıl kalsa Atatürk olamazdı(...)*
Sayfa 86 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997. *F. Celâl Güven
(...)Arkadaş baktı; güçlü kuvvetli, iri yarı bir adam onu seçti. Kendisi de böyle sırım gibi, dal gibi bir delikanlıyı seçti. Güreşte de o dal gibi delikanlı, o iri yarı adamı kaldırdı yere vurdu. O zaman dedi ki: "Sporun mekanizması kuvvetten daha ziyâde akıl ve zekâdır. Bu çocuğun zekâsı ötekine üstün geldi. Onun için onun kuvvetini alt etti. Sporda aranacak şey evvela zekâ ve bilgidir."*
Sayfa 78 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997. *F. Celâl Güven
Ama cehalet muzaffer olur mu? Olmaz. Yalnız kurbanları alır mı? Alır. Nitekim almaktadır. Sonunda kendi kurban olur.
Sayfa 293Kitabı okuyor
Atatürk ve çevresine baktığımız zaman hepsi kahramanlardır, hepsi değerli insanlardır, hepsi alın terleriyle, kanlarıyla, varlıklarıyla bu ülkenin kurtulması ve kalkınması için çaba harcamışlardır ama en ileriyi gören daima Atatürk olmuştur. Olayları en iyi değerlendiren gene Atatürk ve yön tayin eden, yani lider vasfına haiz olan gene Atatürk.*
Sayfa 252 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997. *Şevket Süreyya Aydemir
Ferit Celal Güven:
İsmet Paşa büyük adam olmakla beraber, bin yıl kalsa Atatürk olamazdı. Nitekim ondan sonra hiçbirisi Atatürk'ün tırnağı bile olamadı.
Sayfa 97Kitabı okudu
Ülkemiz baştan sona kadar hazinelerle doludur. Biz o hazineler üstünde aç kalmış insanlar gibiyiz. Hepimiz bütün bu hazineleri meydana çıkarmak ve servet ve refahımızın kaynağını bulmak göreviyle yükümlüyüz.
Sayfa 69 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997.
Atatürk, kendi sözüyle aynı zamanda bir de DÜNYA VATANDAŞIDIR. Yani bunu bir nutkunda biliyorsunuz ifâde etmiştir. Vatandaşlarımızı ve dünya vatandaşı olarak, dünyanın neresinde bir fenâlık varsa, baskıyla, harple, mücadele ile değil, bunu tedavi ederek önünü almalıyız diyebilen adamdır ve çağındaki liderler arasında bu vasıflarda kimse yoktur.*
Sayfa 253 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997. *Şevket Süreyya Aydemir
(...)Bilerek veya bilmeyerek ulusun şerefine ve haysiyetine saldıran kimseler olsa bile, bu gibiler sizin gibi vicdanlı ve akılları gelişmiş gençler karşısında baş kaldırmaya olanak bulamayacaklardır.
Sayfa 69 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997.
Prudon'dan latife
"Ben her gece yemeğimi polis müdürü ile yiyebilirim ama gene ihtilâlimi yaparım."
Sayfa 235 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997.
(...)Sonra hastalık alabildiğine. Mesela benim, hâlâ bugün çektiğim hastalıkların çoğu oradan kalma. Bir yandan sıtma, tropika, en ağırı bir taraftan dizanteri, amipli dizanteri, fakat ilaç yok. Hattâ bir arkadaşım hâtıra defterine, "Sabaha Ferid Celal sağ çıkmaz," diyor.
Sayfa 82 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997.
Mesela dün okuduğumuz bir gazetede, Atatürk'ün Türk milletini Hıristiyan yapmak istediği yazılıdır. Ve buna benzer daha neler yazılıdır. Şimdi bunlar reaksiyon yapıyor mu? Yani Atatürk'ü benimsemiş olan bir nesil, buna karşı çıkıyor mu? Hayır. Bu asıl neticelerin en hazin tarafıdır. Fert olarak çıkanlar var, ama bir kitle şahlanmıyor. Yani fikren şahlanmıyor. Ve bu suretle Atatürk'ün inkâr edilişine karşı bütün Türkiye'de bir hissizlik, bir duygusuzluk hâkimdir denebilir bugün.
Sayfa 292Kitabı okuyor
Milletin büyüklüğüne inanmak, istiklâline inanmak bir doktrindir.*
Sayfa 337 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997. *Hikmet Bayur
(...)İşte o sırada Hataylılar karşısına çıktılar, "Bizi de kurtar Paşam!" diye. Orada dedi ki: "Kırk asırlık Türk yurdu esir olamaz" diye cevap verdi.*
Sayfa 66 - Çağdaş Yay.: Şubat-1997. * F. Celal Güven