Gül âteşin bir avuç hâki reh-güzâre salıp
Kül eyleyip komuş adını bülbül-i şeydâ
"Gül, ateşten bir avuç toprağı yol üstüne salıp
kül ederek adını çılgın bülbül koymuş."
Yaratılan her varlık, kendisini yaratanı gösterir. Her eserde, müessir (eseri yapan) görünür; ancak inkâr sahiplerinin basireti bağlanmış, gözleri kör olmuş; bu sebeple de var olanda, var edeni göremiyorlar .
"Kılar delâlet-i illet vücûd-ı her mevcûd
Velî ne sûd ki sâhib-nazar değil a'mâ"
(Her mevcudun varlığı, sebebe delalet eder, fakat ne fayda ki kör olan kişi, görme gücüne sahip değildir 'bunu göremez'."
“Rengarenk çiçekler insanın bakışlarını aniden kendine çevirerek ikaz eder, uyarır, kendine gel der. Tabiatın sıradan gibi görünen yüzü, yüzey şekilleri birdenbire bir canlılık kazanır, adeta insana, bana bak, beni oku, diye fısıldar.“