Garson gelerek her birinin önüne bir fincan sıcak kahve bıraktı. Kahvenin kokusu insanın genzini dolduruyordu. Koku ona odasını hatırlattı. Orada kahvesini içerken herkesten uzak kitabını okurdu. Kahvesine baktı. Üzerinde kahverengimsi soluk bir köpük vardı. Köpüğün içi ise kıvılcımlar gibi parıldayan küçücük gözlerle doluydu.